SofraToprağın sözü gece sofrası Asya ağla dedi selda Bulutlar yudumladı bağdaşlara erenler Koştu yayan kuşlar yağmurlara Küsmedi kanatlarını İnsana pay eden papatya İhtimaldir, ölümdür Varılmaz ne suya ne toprağa Ölüpte dirilmektir Bir yalnız seccadenin alın koyulan huzuruna Göğe uzanan kollarında Cesedinden boyun kıran dervişin Gidipte gelmemek kalan ömür Beninden çok uzağa Sevmek kendinden önce ötekini Öteyi, sayısız aynının aynasına Fark olan tek noktalık görüntüyü Duvarı taşı, gözü yaşından Yanağından, çölünde kaybolacakmış Gibi düşüncesi yalnız taneyi Kum olur, hiç olurmuşçasına sahile Ayaz günlere ocakmış gibisi göğsünde Sevdaymış gideni geleni Bitmeden serabı dünya yolu, Sancağını açmış say şimdiden en sevgili Ol, sen de güneş ol ,o güne ol, varmadan Yakmadan ışık siyah yüzleri Gecedir, topraktır, sofradır nefesler sırası Anlatır durur olanı Ş |
Yolu ‘sevmek’ oyukların varlığını engelleyemiyor...