Telafisiz
iç dökme
biri kırıldım dese her yanım kırılır benim bir bilse ah içimi sonra nasıl telafi ederim ne söz bir fayda sağlar ne de gözümden süzülen yaşlar akşam başlar pişmanlık sancısı sürer sabahlara kadar oysa ne çok seviyordum ben onu hiç incitebilir miydim bilerek demek ki tanıyamamış beni gerçekten kurtarabilir mi yüreğimi ezip mahfeden bu yükten birini kırma düşüncesinden bile ürkerdim kırılıyorum ama derken ağladı yeşil gözleri Allahım dedim kendi kendime kırdığım bir kalbi onarmak için ne yapabilirim eskisi gibi olmayacak artık onunla duygularımız dıştan bakılınca her şey normal gözükecek bilirim lakin belki de artık doğal davranamayız bu hissi öyle iyi biliyorum ki yer yarılsa içine girsem dediğim kendi bedenimden çıkıp bir başkası olmayı istediğim zaman ileriye doğru akıp gidiyor pişmanlıklar yüreğimde çığ gibi büyüyorken son pişmanlık neye yarar bütün bunlar olup biterken öğüt her düşündüğünü herkese söyleme sakın sen farklısın başkasından bulsan da onu canına yakın ne şahsi algıla sözleri ne de tepki ver hemen sonunda daima sen olmuyor musun üzülen o bilmeyecek öteki de beriki de üzüldüğünü günlerce haftalarca bu konuyu düşündüğünü kesip atarlar uzatmayalım derler senin küslüğe dayanamadığını bilmezler yanına koştun ya hemen telafi etmek için aslında sen de incinmiştin için için bağırmadığın halde sesini yükselttiğini söyledi sana kendini ifade etmek için çırpınıyordun oysa hep yanlış anlaşılmak kaderin mi senin bu duruma sık sık düşmene sebepse hislerin bir son ver artık duygularını dolu dizgin koşturma birazcık mantığının sesini dinle fevri davranma her düşündüğünü hemen herkese her yerde anlatma Gülhan Çeliktaş |