Köylüleri Niçin Yaşatmalıyız
I
Köylüleri niçin yaşatmalıyız Çünkü azap da lazım Kimin balı bağdattan gelir yoksa Tırnaktan atma piçlerle dolu diyar Atacakları ibicekten razı değiller Türklüğü yani müslümanlığı Daha doğarken işlenmiş nakış gibi kirpiklerine Köylüden başka hamal kaldıramaz zaten bu yükü Dağlarla sarmışlar dört yanını Frengi bir türlü içine ısınmamış Son tohum namludaki son kurşun O an gelene dek direnecekler Bu ahali bir gecede haksız değil Sen koca karıyı ikna edemedin diye Ne işi olur madımağın idam sehpasında Yağmurun rüzgarın ve güneşin Ekine kin güttüğü nerede görülmüş Cılız bir denklemden ibaret hepsi Dünya dediğin yer Gece yarısı bir başına geçtiğin o ıssız tarla Erkeklerin sayısından ibaret Yalnız kasların dili var O da sadece rüzgara eşlik ediyor Metalin ıslığı çalana dek kanun bu Kime sorsan gösterir düğününü Hüznün harmonisini görürsün halayda Renklerin ahengini kurşuna dizmişler Esen yelin kuruttuğu tenlerinde Tam tavlanırken vurulan köylüleri görürsün II Köylüleri niçin yaşatmalıyız Bir ömür boyu üzülmek için Uzayan kolu nasıl layık görsünler sana Deveyi hamuduyla götürenlerle dolu diyar Karganın korkuluğa verdiği öğüt Tarlanın nasıl sürüleceğini söylüyor Kılavuzu karga olanın kaderinde Ne kitap ne resim ne de müzik Karacaoğlanı bekliyor herkes Zalimliğin hakkını veremediklerinden Bıraksan avuçlarında filizlenir tohum El yordamıyla ay ışığını ararlarken Zifiri karanlıkta neyi değiştirdiklerinin farkında bile değiller Yedi cihanın bir türlü anlamadığı şey bu Yoksa bunca acı akıl alınacak bir haz değil Pencerenin kenarından bakınca anlıyor insan Kasketleri ancak kızları büyüyünce çıkacak Geceyi beklemeleri bu yüzden |