Son kitabı da yanmış bir uygarlık
Zamanı ağaç kabuklarıyla saydım.
İncirden zeytine, nardan hurmaya... Cennetin yokluğunda cehenneme adaydım Yardan gayrı zamansız zamanda Mekansız mekanda... Sizin bin yılınızı kendimde bir güne yaydım Gerçek düşler de gördüm, metaforik hayatlar da Nefsimden geride ve benliğimin ötesinde Ölüm sandığınız parlak, zifiri ışıktan bir aydım! Soluduğum nefesin hiç sahibi olmaya çalışmadım Alışmadım seslere, karışmadım güne de geceye de... Aynanın önündeydi hep sır! Ardıyla hiç tanışmadım. Atlarla da yatlarla da hiç yarışmadım. Ne bukalemunu sevdim bu hayatta ne de guguk kuşunu Kalbime yuvalanan Kargadan başkasıyla barışmadım. Parmak uçlarımı ağartırken gökyüzü Gözyaşlarıma hiç danışmadım Son kitabı da yanmış bir uygarlık masalıydı sesi Hatırlaya hatırlaya, unutmaya hiç yanaşmadım. |