ah! sevgili gelip geçersin diye çöllere iğne oyalı kervansaraylar kurdum değerli malların satıldığı bedestenleri inşa ettim o bedestenlere bilinmeyen isimler koydum
sonra sıcak kumlara çekilen ayaklarımı yılanlara akreplere çıyanlara teslim ettim güneşten daha yakıcıydı hasretin yokluğu yılan ısırıklarından daha morartıcıydı daha acıydı ayrılığın izi
oturup dev kaktüslerin gölgesine ağladığımda içli içli üzerimde dönüp dururdu çığlık çığlığa akbabalar bazen geçerdi yolu düşerdi bilinmedik yolcuların seni sorardım kumdan kızarmış şişmiş gözlerine yüzlerine hiç konuşmazlardı anlatmazlardı tanımazlardı aşkın sırlı yolcusunu
ah! sevgili nasıl da özlerdim okyanus ötesinden gelen kokunu bitirim rüzgârlarına teslim saçlarımın ak tellerine dokundukça ellerin kuzgunlar savrulurdu gözlerimin lavlarından fırtına günlerine ellerim başımda zamanı çiğ çiğ yerdim ucundan ucundan kanardı dişlerim dudağım takvimlerin örümcek tutan büyülü ağlarına
sende özler miydin ben kadar kim bilir ben kadar bulutlara seslenir miydin ağlar mıydın yağmurlara muhtacım diye
nasıl da kanıyor kalbimin kilitli odaları ah! nasıl da kırılıyor inceden inceye kemiklerim özleminle ve yıllar her gün zorla eksiltirken seni benden nasıl dökülüyorum usul usul pul pul sensizliğe
ya uykuların ya rüyaların nasıl benden izler taşıyor mu yüzündeki yol yol çizgiler beni sana anlatıyor mu bozkırın yosun tutan çıplak dağları dipsiz kuyulara çekiliyor mu ben gibi çürümüş bedenin kurda kuşa yem oluyor mu sevdalı yanağın
en çok ne yıkıyor insanı en çok da ne üzüyor biliyor musun öldüğümü kimseler söylemeyecek sana nasıl olduğunu anlatmayacak ebabiller kartallar fırtınalar bildirmeyecek şimşeklerde toz duman içinde yokluğumu
yağmurlar yağmayacak üstüne kirpiklerin ıslanmayacak hiç matem yas da tutmayacaksın hatta dua bile etmeyeceksin
öksüz bir tarla kuşu gibi terkedileceğim yokluğa kimsesizliğe sensizliğe ve fukara ölümlere
ya sana bir şey olursa ki Allah korusun ben ne yapacağım nerden bileceğim düşündün mü hiç kalbimin çaresizliğini
yıllar nasıl savrulup geçti üzerimizden ah! sevgili işte ben bu tüm ihtimaller ve kıyamet senaryosunu okurken feleğin elinden
tozun toprağın içinden bükülen belimi kaldırmaya çalışacak karıncalar ordusu
kuzgunlar kargalar turlayacak tepemde sen hiç görmeyeceksin hiç bilmeyeceksin hiç!
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
İHTİMALLER SÖYLEŞİSİ şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
İHTİMALLER SÖYLEŞİSİ şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.