NE DİYEM? (3)Şiirin hikayesini görmek için tıklayın „Hiç çaresi yok! Kemerleri sıkacağız!
Evet, sıkalım da... Ne için sıkıyoruz? Bunu bilmek hakkımız! - Devletteki şatafat devam etsin, vergilerimiz olur-olmaz yerlere harcansın diye mi? - “İtibardan tasarruf olmaz” diye yapılan gösterişli harcamaların ve saraylardaki görkemli yaşamın sürüp gitmesi için mi? - Danışmanların ve birçok üst düzey görevlinin üçer-beşer maaş almaya devam etmeleri için mi? - Devlette makam aracı saltanatının sürmesi için mi? - “Üçlü çete, beşli çete” denilen yandaş firmalarla, ballı devlet ihalelerini alan müteahhitler daha çok para kazansınlar diye mi? Evet, öğrenmemiz lâzım... Neden kemer sıkacağız? Ekonomik krizden çıkmanın çaresi, ezilen halkı daha da ezmek mi?“ (Sayın Yazar Rahmi Turhan’ın 26 Haziran Cuma günü Sözcü Gazetesi’nde yayınladığı KEMERLERİ NEDEN SIKIYORUZ adlı Köşe Yazısı’nın başından aynen alınmıştır. Yazını tamamını okumanızı öneririm.)
Aman efendim ne demek
“KEMER SIKMAK” için bizden izin istemek? Açsam-muhtaçsam, Sığınmacı’yı “Efendi” yapmışsam, dolar karşılığı ülkemi kat-kat satmışsam, olmuşlarsa onlar Türk Vatandaşı... Kendi düşen ağlarmı? Zat-ı Ali’nizi biz seçtik çal-çırp koy, doy! Zalim felek vurmuş zaten bana şikayetim ne sana, nede seni yaratana; Yakalamışken beni böyle toy-mu-toy, bir daha, bir kere de daha sen soy. Dudaklarım dilim, yalama ses tellerim, sana güvenipde oy verdiyse bu kırılası ellerim, suç senin değil ki! Helâllik iste, yalanlar söyle, dahada uyut beni; Partilin, akraban ve ailenle zengin ol sop-soy, oy anam oy!(*) Senin o tek altın evlilik yüzüğünden, özür dilemem gerek burada ben; “Kusuruma bakma dendiği gibi Mir’im, Rıfkım senin, rızkım senin zıkkım senin tıka-basa doy, oy da oy. (*) Şiirde geçen “Oy ” kelimesi “oylamak” fiilinden gelir. Muzur anlamı ile uzaktan-yakından hiçbir akrabalığı yoktur! |