GÖNÜL...GÖNÜL... Ne düşersin ey gönül, olur olmaz her aşka; Elinde ne kaldı ki garip udundan başka? Gam, kederden uzak, yüz yıl yaşasan keşke; Elinde ne kaldı ki, garip udundan başka? Sağa sola savruldun, tutamadın bir mekân, Kapıdan kovdu seni dünya denilen bu han. Otur, ağla haline; ister dövün, ister yan, Kapıdan kovdu seni, dünya denilen bu han. Bir zamanlar uçardın kuş gibi her bir yana, Hayâlinde özgürlük, sığmaz oldun mekâna. Bir düşün, topla Sen’i; yazık etme zamana, Hayalinde özgürlük, sığmaz oldun mekâna. Ferman dinlemeyenin çok dert gelir başına, Halin açsan dostuna; had koyarlar yaşına. Çok yerlerin ulaştın toprağına, taşına, Halin açsan dostuna, had koyarlar yaşına; Şükret artık bulduğun tatlı, tuzlu aşına... 05.Ocak.2023 Fatih-İST. Enver Özçağlayan |
Yüreğinize emeğinize sağlık.