AKIŞ (6)
Sen Güneş’in;(*)
"Hep yanmakla olurmu? Bir kerede söneyim!" Dediğini hiç duydun mu? Duydunmu sen Dünya’nın; "Dikerim bu ekseni, döne-döne yoruldum!" Diyerek çekip gittiğini? Bir gün Ay’ın; "Bağımsızlığı seçtim, beni rahat bırakın!" Dediğinde, sen ne diyeceksin? Ne Güneş söner, ne Ay bağımsızlığı seçer nede Dünya ekseninde dönmekten vazgeçer! Ama ben bir KAYA’ya; "Nerede senin diploman?" Diye de soramam, yoktur çünki diploması, cansız taş-toprak fıkarası. "Senin bu günki zenginliğin evlilik yüzüğünün değeri kadarmı?" Diye TAŞ’a da sormam, utanırım! Çünki o düşünmez çıkarnıı, çok dürüsttür sanırım. Yüceliğine saygım olduğundan DOĞA’ya da; "Niçin tasarruf etmiyorsun itibarından?" diye de sormam, asla! Ama ben bir İNSAN‘ın; "Düşünmedikçe varım,(**) sonumu hayır eyle Tanrı’m!" Dediğini duyanlardanım. (*) 08.11.2019 tarihinde yazdığım KARA ZURNA (51) şiirim AKIŞ felsefesine uygun düştüğünden burada aynen tekrarlanmıştır. (**) Rene Descartes (1596-1650) ; Fransız Matamatik, Felsefe ve Doğa Bilimcisi. Onun; „Düşünüyorum, o halde varım!“ teorisi burada bilinçli olarak tersine çevrilmiştir. |