uyum. kurusunrüzgarı kaybolmuş yapraksız ağaç gibisin dımdızlak kalmış gövden yeryüzü serüvene doymuş her yer zamansız her yer masaüstüne bırakılmış gereksiz dosyalar gibi kabuk bağlayamamış yaran gövdenden akan. yeşil derine zimmetli bir cürüm kuruntu yapıyor kuşlar kedilerin kalbinde bir sokak köpeği soğuk. iyice soğuk anlamıyorum yazdığımı anlayamıyorum derinlerde kaybolan. esaretin ışığı konuşlanmıyor kelimeler benim adım. uyumsuzluk soyum. direnişci vazgeçtiğini. biliyorum sevilmediğinide bu gürültülü hissediş kanatlarından gelen gıcırtılar boğazına düğümlenen ortancalardan geliyor sesin özürlü ağzının kenarları duvar biliyor musun akşamüstü olunca delirdiğimi görüyorum buna eminim . |
Boğuk bi sessizlik çökerken eve elini nereye koysan yabancılık hissi.
Şiirin var olanı kanırtmak gibi işlevi var. Belki bir gülümsemeyle geciştirilebilir görünenler süreğen hal alınca batmaya başlıyor . Sonrasında şiir sözcüklerini alıp geliyor.
Sevgiyle Nepal.