Kum
Hani geceden başlar hasret sancın
Şafağa kadar yar varır Yare olur kumdan ağıdın .... Ben seni kaç ses kaç avuç Dilim dilim, kesit masala Ekledim çoğaltım, çıkardım azalttım Bir görünmez bıraktım Bir tam parlaktın Sonra defalarca Uçuk kaçık tozlarla, çizdim boyandın Kumdan resimler yapar gibi Dağıttım, karıştırdım Tekrar tekrar serptim, çizdim, yayıldın Döküldün sunuya Ufaldım indim birden Ayak bastım notaya Çekim de hafif mi hafif Yarı uçar gibi, yarı yüzer kanatlı Eker gibi göçtüm kondum Çakıldım çarptım, oturdum Durmadan adını söyledim durdum Sonra yeniden başlattım Bir yazma bulut sardırdım başına Aralara yol yol dere manzara Yıldız yıldız çiçek taktım Bir rüzgar yuvar yuvar Birden gözlerini çaktım İnce kalın söyler gülses yağmur Çapraz çapraz iner usul Çevir çevir dağıl kumul Dağlar, ağaçlar, yollar Hece dize öykü olur Üst üste dalga dalga saçlar Renkten renke fistan kuşak Bir el bir oba bir ırak Bir sanata döner rüya Süpür tara gene kumları Şafaktan güne hisli Durur mu durur Damla damla suyla yağmur İster çiğer, ister yağar Bir toprak bir yaprak titrer Bir kuzu, bir kız, bir çoban Yoldan yola konar gider Yüzün yüzün sever gider |
Selamile dost kaleme..