zamansızdır ömrün ruh çiçekleri her sabah ışığın renklerini kutsar yaşam damla damla hârelenir nazlı nazlı havalanır sevginin kelebekleri
mühürlenmemiş kalplere merhem olur
adımı unutan kelimelerin sokağından geçiyorum uygunsuz mevsimlerin karesine dikey meridyenler çizen ayaklarım suya yorgun düşen servilerin kırıklığını yansıtırken çarpık kentlerin isli sokaklarının çapağında darmadağın insanlarla yol tüketip ömür eskitiyorum
telaşlı kalabalığın adımlarının izlerini taşıyan ayyaş kaldırımlarına savrulan kötürüm umutları ısıtan Kasımın heba olan gülüşlerine yazık savrulup giden rüzgârın önünde insanlığın kötülükle bitmeyen sınavı ah! ve ölü çimenlerin üstünde sarı sarı yaprakların son dansı son vivaldisi zor ama umut hep vardır sloganıyla yükselen güneşe selam olsun dağların karlı kaşlarında pırıldayan aşkın pırıltısına da selam olsun
yaşam ve zıtlıklar...
zamanın geçimsiz ağzında geçim sıkıntısı hak edenin hak edemediği yokluk varlık imtihanları ve dolu dizgin bitip tükenmeyen harami savaşları ah!
koridorumdan geçtiniz uğursuz yarasa sürüleri karanlık mabedinize çekilen ayaklarımı kemiklerine kadar sızlattınız gölgeme çarptınız ateş üfüren nefesinizle yaktınız günlerimi aylarımı yıllarımı beni de soldurdunuz herkes gibi göğsümün göğünü bulandırdınız iğrenç oyunlarınızla
hazırlıksız yakalanan ruhumda ah! hiç bitmeyen yavru ceylan ağıtları soldurdunuz gülümü kurda kuşa yem ettiniz kalbimde fışkın veren incecik damarlarımı ruhuma ördünüz ecel ağlarını kestiniz yaşam arterlerimi akıttınız gül gibi kanımı bataklığa
ancak kötülük ansızın gelen fırtınayla dağılan bulutlara benzer erken açan heves ve tutkularınızın kör çiçekleri sam yellerinde vuruldu geriye iblise bağlı yamalı yüreklerinizle boşluğa açılan çirkefliğinize zamanın tüküresi kaldı
marazlı bir ölüm gibisiniz hastalıklı ellerinizde veba mikropları sağa sola savrulan kokuşmuş kokunuzun izi her yerde insan görünümünde insansı yaratıklar şizofren sanrılara gebe ruhlarınızı çekin dünyadan çekin masum ruhlardan
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
RUH BEZGİNLİĞİNDE OLASI VARSAYIMLAR şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
RUH BEZGİNLİĞİNDE OLASI VARSAYIMLAR şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Ruhunuzda nevşünema bulan heceler mısra mısra hayat verirken şiire yine aldı götürdü bizi derin düşüncelere. Elhasıl her okuyan nasibi kadar rızıklanır. Gülün kimi güzelliğinden, kimi kokusundan, kimi de reçelinden. Güzel yüreğinizden terennüm eden şiirinizi tebrik eder, esenlikler dilerim.
Yorgun yolcular gördüm yolda , kervanları eşkıyalarca talan edilmiş . Lime lime edilmiş bir miras , Haktan uzak hak'sızlıklar . Nefsin kararttığı ruhlar... Yine de biliyorum , en sert kayanın içinde boy verecek umut...
Şiirin çok kollu ırmaklarında yıkandı ruh. Tebrikler değerli şairim. Selam ve sevgiler.
"İnsan hiç bir şeyle gelir Her şeyin peşine düşer Sonra her şeyi bırakır Hiç bir şeyle gider Yolun yarısı birilerinin ruhunu dağıtmasıyla Diğer yarısı kendini toparlama çabasıyla Dünyadan bir şey anlamadan ölüyorsun."
Ömür bir an gibi , rüya gibi, o kadar kısa ki nedir bu aç gözlülük, doyumsuzluk çekemezlik, hazımsızlık, ihtiraslar ve hırslar.
Soraya nın ruhu sinmiş gibi üstümüze Her rastladığın insan sanki beyninin şartelleriyle oynamak istercesine bir çentik atar, güven en değerli yitiğimizdir korku ve endişe çağı bizi yalnızlığa mahkum eder.
"Hadi beyaz kanatlarınıza alın yetişin ey kuşlar."
Bazı şiirler sanki ruhunuzda çıkmış gibidir Bu şiirde öyle idi.
Çook güzel bir karşılıktı bu sevgili Ayşem♥️ en azından bizler birbirimizi severek bir adım atıyoruz bu kötülüklere meydan okurcasına Tüm şeytani duygular gömülsün toprağa İyiler filiz bıraksın dünya ya Size de sevgilerin en güzeli olsun daima Selam ile🌹
çook teşekkür ederim sevgili şairem ne güzel bir yorumdu aklın söyleyip dilin anlatamadığı türden...üzerimizde ki bela ve musibet ancak bizlerin yeniden uyanışı yeniden hep beraber kucaklaşmamızla son bulacak o yüzden sevgisiz dünyaya HAYIR!!! güzel günlere inşallah vahşetin ve kötülüğün olmadığı zamanlara sevgileerrrrin en güzeli güzel şaireme olsun benden selamlar
ve içinde bulunduğumuz gezegenin tüm canlılarını iyilik ve merhamet yaşatır ve iyileştirir ancak.
ne hazindir ki iyiliğin doğup büyüdüğü ve hayat bulduğu topraklarda kötülük yine kol geziyor. Kan ve barut kokusu her tarafa sıçramış durumda. Manzara giderek daha da kötüleşiyor..
iyilik anlayışının, sevgi ve barış anlayışının, adaletin ve sevginin tüm yüreklere ve tüm dünyaya yerleşmesi gerekiyor.
insanlığın madde bağımlılığından, çıkar esaretinden kurtulup mana ile insani değerlerle yeniden kuşatılması gerekiyor.
ve kıssadan bir hisse ile tebriklerimi bırakıyorum..
'' Bir gün, bir kadın evinden dışarı çıktığında üç yaşlı adamın kapısının önünde oturduğunu görmüş.
“Sizi tanımıyorum ama aç olmalısınız, lütfen içeri gelin, size bir şeyler ikram edeyim” demiş.
Yaşlılar sormuşlar “Kocan evde mi?”
“Hayır, dışarıda” demiş kadın.
Yaşlılar “İçeri gelmeyiz” demişler.
Akşam olmuş, kadının eşi eve dönmüş. Kadın olanları kocasına anlatmış.
Kocası “Git, onlara eve döndüğümü söyle, tekrar davet et” demiş.
Kadın dışarı çıkmış ve yaşlıları tekrar davet etmiş.
Bu sefer yaşlılar “Hepimiz birlikte gelemeyiz” demişler.
Kadın “Neden?” diye sormuş.
Yaşlılardan biri arkadaşlarını göstererek cevap vermiş “Bu arkadaşımın adı Zenginlik, öbür arkadaşımın adı Başarı, benim adım da Sevgi”
Ve sonra eklemiş “Şimdi evine git ve eşinle hangimizi ilk başta içeri alacağınızı tartışın”
Kadın içeri girmiş ve olanları eşine anlatmış. Durum adamın hoşuna gitmiş ve “İyi bakalım” demiş. “O zaman Zenginlik, onu davet edelim, evimiz zenginlikle dolsun”.
Ama kadın itiraz etmiş, “Hayatım, niye Başarıyı davet etmiyoruz?
Derken söze kızları karışmış. “Sevgiyi davet etmemiz daha iyi olmaz mı? Evimiz Sevgi dolar.
Kızlarının sözünün en doğrusu olduğuna karar vermişler ve kadın dışarı çıkarak “Hanginiz Sevgi? Lütfen içeri gelin ve bizim misafirimiz olun” demiş.
Sevgi ayağa kalkmış. Eve doğru yürümeye başlamış. Diğer ikisi de ayağa kalkmışlar ve Sevgiyi takip etmişler.
Kadın şaşkınlıkla “Ben sadece Sevgiyi davet ettim. Siz neden geliyorsunuz?” diye sormuş.
Yaşlı adamlar hep birlikte
“Eğer Zenginlik veya Başarıyı davet etseydiniz, diğer ikimiz dışarıda bekleyecekti. Ama siz Sevgiyi davet ettiniz, Sevgi nereye giderse biz onu takip ederiz. Nerede Sevgi varsa, orada zaten Başarı ve Zenginlik olacaktır“ ''
öyle bir zaman öyle bir çağdayız ki...gözümüzü açmazsak insanlığa insanlığımıza sahip çıkmazsak sevgiyi yeniden tohum tohum ekip yüreğimizde yeşertmezsek kötülük boğacak dünyayı ve herkes bilsin herkes inansın ki...kötülüğün vahşetin kolu herkese uzanacak onun zulmünden kimse kurtulamayacak. oysa yaradan bizi akıllı ve düşünen ruhlar olarak yaratmadı mı... bu fani dünya da meta ya zenginliğe kibire hırsa kıskançlığa düşmanlığa kötülüğe meyleden kalbimizin cezasını yine bizler çekmeyecek miyiz...ne güzel bir hikaye ile örnek verdiniz ki tam da anlatmak istediğimiz tam da başaramadığımız kelamımıza ışık oldu ses oldu SEVGİ NASIL GÜZEL BİR ÇİÇEKTİR... bulunduğu yeri yaşadığı yeri CENNETE çevirirken yokluğu ise CEHENNEMDİR hep şu anda dünyanın yaşadığı durum ve ahvali bu değil mi zaten... yeniden sevgiyi çoğaltmak ruhumuzdaki marazi illeti temizlemek zamanıdır umarım ders alır insanlık bu günlerden...
çoook teşekkür ederim Sevgili Şairim bu değerli yoruma değerli yüreğinize var olun hep... bundan sonra inşallah hep iyilik ve güzelliklerin ve aşkın olduğu mutlu şiirler de buluşmak dileğimle sevgiler selamlar hep huzurla esenlikle
Siğınıyoruz siirlere avaz avaz sesimiz çıktığınca
Hep güzelsin şiirce
Sevgiler usta