GöçBir yırtık takvime düşler bağlamışım. Güzergâh-ı ömrümü telaşa vermeden göçüyorum dünyadan. Zamanım yok, Ağlayanım yok, Kendimi kendimle sınamışım. Ah! Anlayanım yok. Ben ne yapacağım benimle? Görünmez bir Âdemim, Göçüyorum... Öyle göçüyorum ki misafiri olduğum bu dünyadan, Göğsümde taşıdığım bir yığın yük, Gözlerimde bendlerimi taşıran koca bir pınar gibi anılar, Olabildiğince büyük. Ey insanlığın gurbet kuyusu! Göçüyorum senden, Göç içimedir, içime... Dili derunumdan bir bestedir yolların, Uzar içime içime... Kendimi terk ediyorum. Lisanı halinden yankılanan Âdem bilip özümü, Sineme yol alıyorum, sineme... Ah! Ben beni anlatamam, Kalbim sürçer bağışlayın. Bir yırtık takvimden düştü sayın sözlerimi, Bu muydu uğruna dokuz ay beklediğim hanedan? Söyleyin! Kim uyandırdı beni annemin karnından? İşte; Beyhudedir zaman, dün ve bugün. Her gün biraz daha öldürüyorum kendimi, Yüküm ağır, yüküm yürek düğümü. Ne kattın arşı sırtladığım yüküme, Ne kattın hayat? Savm-ı sükût üzereyim, Bırakın gideyim. Aradığım benim ben. Göçtüğüm yine ben. Söyleyin kim bulabilir beni benden gayrı. Ben bana göçüyorum kendimden kaçarak. Bırakın gideyim. Bırakın… 18.02.2020 |
*** GÖÇ *** şiirini, beğeniyle okudum. Nice güzel şiirlere diyor, Şair arkadaşımı, içtenlikle KUTLUYORUM...