Dolu Başak Gibiyim

Boş ver diyemiyorum şeytanın her işine
Dolu başak gibiyim, başım eğik gezerim.
Kul sırrı çözemezse dert dolaşır peşine
Gam, derdi bilmeyenin hallerini süzerim.

Her başı dik duranın içi doludur sanma
Her havada gezenin kadri uludur sanma
Kulu hakir görmenin Hakkın Yolu’dur sanma
Nefsini övenlerin hallerinden bizarım.

Derdi sorgulayamam, derde derman ararım
Sıkıntılar boş değil, hikmetini sorarım
Bir sırrı çözemezsem ertelenir kararım
Duyduğum çözümleri bir kenara yazarım.

Acı, olgunlaştırır, adı tecrübe olur
Tecrübeyi belleyen kendine bir yol bulur
Her şey elden çıksa da o yol sermaye kalır
Dikensiz gül diyenin dillerinden bezerim.

Fikir fukarasının eksik olmaz elemi
Azap sebebi gibi görür koca alemi
Parmağı balda olsa kandan çıkmaz kalemi
Şükrü bilmez efkara ancak mezar kazarım.

Aklı kullanmayana methiyeler dizemem
Boş hayaller peşinde pervasızca gezemem
Nefsin peşine düşüp İblis gibi azamam
Kibir tohumlarını nefretimle ezerim.

Mustafa HOŞOĞLU