KABUL GÖRDÜĞÜM KADAR YÜCE MAKAMINDA...Şiirin hikayesini görmek için tıklayın Metruk bir düş idi adeta gülüşün sözcüklere paye verdiğim kadar irdelediğim sevgiyi arz edip hak etmediğin ve sunumu ihanetinin… Pedalları öksüz kalmıştı adeta sözcüklerin Rehavet yüklü günde saklı dirayetim Sensiz iklimlerin cabası Sus payı her söylemde saklı iken yalnızlığın tebaası Öznemdin oysa öncemde Özleminle fink attığım o uzun yol Pervasız sefil aşkımın maruzatı Bir yitim olduğunu göremediğim kadar Hayatın defolu sureti Öksüz iklimlerden çıktığım yolda Yurtsuz sevdasız ve meali yitik güncem Gürül gürül akandı oysa öncem Sonrasız kaldığımın ertesi… Zımba gibiydi sevgim Zirzop gölgelere asla paye vermediğim Defansı ömrün Sınanırken dirayetim Boğazımda kalan her lokma Ne de olsa şifa verecek olandı Lokman Hekim Ah, nazenin gönlüm Sevdam tüten burnumda Sayacı kırık mabedimin Solan gün ışığı düştükçe peşine İbresi yoktu artık evrenin B/ölündüğüm kadar evrelere B/ölücü güçlerdi adeta Çaputlar bağlayan düşlerime Hazan ve hazin bir yaz günü Mersiyeler silik methiyeler özlem dolu İtibarım ve ihbarım İhanete uğradığım hayatın geri kalanı Rabbe düşkünlüğüm ve kavuştuğum Renkleri azat edemediğim bir gök kuşağı Bazen boca ettiğim beyazı Bozguna uğradığım kadar siyahın dinmez iken nidası Solgun muydu çehrem? Asla. Düşmüş müydüm elden ayaktan? Haşa, Rabbim: Mademki sendin başımı yasladığım Yaşadığım kadar da yeşerecekti akan gözyaşım Elbet nemli bir güzergâhtı arşınladığım yol Aksi ne mümkün? Yaş aldığım kadar yas dolduğum Hem, mademki sendin hüzünlü kalbimin tanığı Kabul gördüğüm kadar yüce Makamında Sarmalında hüznün Umutla doğradığım her lokmayı Rahmeti ve nimeti nasıl ki sendin sunan fakir soframa Oysaki ben zengindim hem de nasıl? İnancın muhteviyatı Güvendiğim tek Dağ idin madem karın asla yağmadığı Yağmalansa neydi haznem hanem? Yâd ellerde bıraktığım ıssızlığım ve annem Dualarımda saklı binlerce nida Tek sözcükle evrildiğim gün ve gece Şebboylar ve şakayıklar açıp da öterken neşe ile Tüm kuşlar konan pencereme Pervazında saklandığım bir meal Mevsimlerden sevgi ve umut ile hemhal Göğsüme konan her duygu Yarenim kalemimse adeta bir uydu Bildiğim ruhuma eşlik eden nuru Nasıl ki Sendin yağdıran… Uykulu değildi artık gözlerim Kalp gözümün üstüne yemin ettiğim Varsın hüzün dolu olsun yatağım yorganım Döşeğim ve başımı yasladığım Nasıl ki Kutsal Kitabım Neşrinde yeni günün Nesiller boyu sürgün edildiğim Varsın olsun hüzün mektebinin En akıllı hüzünlü yolcusu Elbet yasım da dinecekti yaşım da Yalnızlığımı sonlandıran İlahi Aşkın Kopup da geldiğim bu yalancı dünyanın Nasıl ki mensubu idim inancım ve niyazın Nazımın da dinmediği varsın olsun… Elem yüklü yerin göğün Aralıksız inlediği Sınandığım kadar saklı Tuttuğum dirayetim ve inancın izinde Var olmakla bir tuttuğum Hiçliğimi sunduğum yüce Rabbime Kabul görmek adına iki cihanda da Aziz olsun yeter ki insan Haizi olduğu itikadına gölge düşmeden Bağrı yanık şiirlerimin Müptelası bir kör kurşun olsa ne ki? Varsın seksin ruhumdan sonsuzluğa Umudun neferi bir kimliktir ki Saklı tuttuğum kadar sevgi ve umudu Kordan hecelerle ördüğüm bir ufuk ki Tutulsa da nutkum kalemin konuştuğu Sadece ve sadece O, izin versin yeter ki Yağmalanmış ruhuma nasıl da yağdırandır nimeti ve rahmeti Asla da sorgu sual olmaz hikmetinden Ereceğim en yüksek Makam tecelli etsin yeter ki… |
Hayırlı vakitler diliyorum.
Eserinizi severek okudum
Bu güzel, akıcı, anlamlı ve güzel eserinizi kutlarım.
Yüreğinize ve kaleminize sağlık
Güzel yüreğiniz ve kaleminiz daim olsun.
Selam ve sevgiler
Sağlıcakla kalınız…