bilmem ki hangi zamandı yitip gittiğim yollar yabancı şehirler dargın hangi zamandı yüzünden bir yol bulup da geri dönemediğim
içimden adressiz bulutlar geçiyor toprağın hacmi yağmur kokuyor içimi ebediyete hazırlayıp duruyor sensiz her güne bin azap veren beyhude zamanın aynası kırılmış gözleri kör bakıyor
öyle bir yerinden kanıyor ki biçare yanım dibini göremediğim bir heyulanın çığlığından akıyorum şimdi ölmeyeceksem neden!.. ertelenmiş bir sevincin donuk camlarından bakıyorum şimdi sönmeyeceksem neden!..
hüzünlü bir sevdanın kuytusunda patlayan güneşe soğuk bir mühür gibi vurulduysam çılgın bir gülümseme bekleme benden yeniden yorumlansın bakışlarım bakarken aydınlığın pusuyla öpüşen penceresinden karlı bir dağdan önce .. ondandır sıcak bir iklimin rüyasına dalışlarım
asi bir uğultu usulca söndürüyor gecenin harlı gözlerini kalbimin hatlarına kara tonu ağır trenler yanaşıyor durmadan acının hükmünü en iyi kim verebilir! yağmurlar alnımda buğulanıyor gök kubbeye asılan niyazım belki de bu gece son buluyor gel ey sevgili! baharında ağlayan nar aşkına
sensizlik mor bir sürgünün ucundan siyaha düştü neşenin rengi melâl vuslat nağmeleri ölüydü
ey benim can yerime ey benim can seferime hançerlenen yoluma hasımsız ağıtlar seren
bir nehirdin sen içimde çağlayan şimdi; garip bir serçe gibi titrerken ardından gülümsüyor ötelerden firak nasıl bir nâra düştü ötme ey bülbül sakın bırakma beni kanatlarından gönlüm derin derin uçurumlara düştü ,
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
_Ölü Zamanlar_ şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
_Ölü Zamanlar_ şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.