Yitik - 48gecenin hayli geç yarısında köpekler havlamaya başladı dışarıdan bir ün, “İmircan.. İmircan” rahmetli üvey kız kardeşim İmrehan’ın oğlu yeğenim Emircan seslendi kapıdan, beni uyandırdı.. “-dayı.. dayııı… dayıııı gakıvı(er), Gara Musduğun Imız seni ünneyoru” . “-hayırdır inşallah” dedim.. çıra ile aydınlatsa da yabancı olduğum hanaydaki çuvallar arasından aşağı indim “hayrola Ramazan bey oğlum” “Emmi; bobam seni isdeyyoru” keçilerin yattığı avludan büyük sürü köpeğine “(h)oşt” dedi elindeki feneri bana verdi yerler çamur çatlak, yağmur suyu ayakkabıma doldu .. Allah var aklıma pek iyi bir şey gelmedi önden şavkartan kaldille Ramazan “hayrola” demeye de dilim varmadı” “ya babam göndermeseydi” “ya Küçük’ler sahip çıkmasaydı” “anam kocaya varmasaydı” “ya kardeşlerim için geri köye dönseydim” “Kara Mustafanın kızanı olacakmışım yani köpeği, ya da köpekdöğeni” “onun yaptıklarının daha fazlası onun vicdan azabının kat be katını ben yaşayacaktım” . “şükredecek ne çok şeyimiz var geçmişte hasret gittiğimiz özlediklerimiz, ah çektiklerimiz babam derdi; olanda bir hayır varsa olmayanda bin hayır var anladım da bekledim bu yaşa kadar” . Ramazan ile beraber evlerine vardık güç bela Ramazanın hanımı karşıladı damın başında anası ayağa kalktı, vardığıma sevinçli, heyecan-alaka “yerler sovukdur ay gara gardaşım! obal da boynuna ha hurda yataydın ya gapının yanna çıkar papbalarını” .. “obal da boynuna üşüdürsün”diye ısrar etdi. “-şeherli gelin bizi ciciborusuna çeker sonura” oysa gözleri ağlamaklı, güya espri yapdı, güya gücenik, ama gözleri şiş ve yaşlıydı ağladığı çok belli, usulende olsa sitem etti çok çektiği belli kadının, ezik zavallı . “-gadın gardaşım yer mi yoğudu da va! bi(r) elden bi(r) ele neye getdin gece yarıda ha! hura bi(r) döşek de sana sererdim, tohh, ha gedip varmasan nezman aldı ğetdi seni İmircan, inan ossun fe(h)metmedim i(n)san geder varı(r) mı ay gardaşım.. ekmeğ atayın acıkmışsındır dediydim değilise heş salar mıydım, el ne demez va! gerşi ha! ora da bizim burada..” .. “-uyudu uyandı, Musduğ-ağan seni sayıkladı, köpeğ uykusu ğibi..anam.. canı ıçcık geçiviriyo, içi geçiviriyo sapırdanalak, seni sayıklayalak uyanıyo, hemen debelenip üst-ayağa gakıyo seni sordu durdu, sayıkladı durdu da! onun uçu(n) “hindi ayak yoluna çıkdı gelecek” dedik biliyon mu.. o değilden; Imız’a “bara-ğidi” dedim, Ismayıl Emminize ecele habar edin şabığ-olun; Ismayıl Emminiz şabık bi etişsin dedim-idi.. kim habar etdi sana..” “-sağ olun, duydum hemen geldim” “seni de ıra(ha)tsız etdik gari ya gusura galma sonuratdan bin pişmen oldum emme oldu gari bi kere” . dedim “-olur mu abla, Mustafa Abeyime canım feda” içeri girince Mustafa Abey kalkmak istedi yastıklarla destek yapıldı sağına soluna “Ismayıııll, Ismayılll” diye inledi.. .. “-ne deyodumm.. ölemedik Ismayıll.. ölemedik Allah var gellabana da çoluk-çocuğa da bek yük olduk, bek eziyet etdik Allah hepiciğinden bin ırazı ossun senden de hele de hele, geldin geldin de halallaşdın ya Allah seni çoluk-çocuna ba(ğı)şlasın benim ömrümden alsın da sana yazsın Allah ömrüne bereket versin . akıbet ahir ömürde şu son bi(r) kaş yıldır gellabana ettiğim eziyet.. i(n)san gısmının eti bek ağırdır “geberse de gurtulsam” demedi hiş bi fakıt? böyle zamanda gatlanamaz i(n)san i(n)sana öp-öz, canından ganından kendi evladı bile. Allahı var yaka silkmedi bi(r) kere bile ne de bi nebze şikayet ellerin garılarına bakıyorun da kimi adam yerine bile ğomayomuş onca günahıma ıra(ğ)men görüyon mu bi(r) Irapbım Taal Allah beni seviyomuş netsem gellabana çekdirdiklerimi sırtımda Hacca götürsem de ödeyemen valla çok şükür bin şükür emrine ..” |
“şükredecek ne çok şeyimiz var
geçmişte hasret gittiğimiz
özlediklerimiz,
ah çektiklerimiz
babam derdi; olanda bir hayır varsa
olmayanda bin hayır var
anladım da
bekledim bu yaşa kadar”
.
*** YİTİK *** şiirini, beğeniyle okudum. Nice güzel şiirlere diyor, Şair Arkadaşımı içtenlikle KUTLUYORUM...