8
Yorum
33
Beğeni
5,0
Puan
1460
Okunma
Buz gibi zamanların farkında olmadan geçerek
Gecede gündüzde
Enkaz altında
Yatan ruhların gölgesinden geçtik.
Hayat bizi bir anda
Tarihin en büyük depremiyle içimizi yararak
Milyonların çığlıklarıyla kaybolarak
Sevdiklerimizi bıraktık
Ve ölüm ayrılıklarını taşıdık yarınlarımıza.
Felaketin ağır sancılarıyla
Çaresizliğin o akıl almazlığıyla
Toprağa rehin yürekler
Kimseye hoşça kal demeden
Son bir yudum su bile içemeden
Sonsuzluğun vedalarını yaşadık.
Acılarımızı gökyüzüne şikayet ettik
İçimizi hüzün damlacıklarıyla doldurduk
Toprağın kokusu santim santim içimize çektik
Ama ölüm ayrılıklarının
Bize kalıcı acılar bahşetmesinden
Kendimizi kurtaramadık.
Yaşlı gözlerin ağıtları
Etrafımızda yankılandı.
Vefat edenlerin acı haberleriyle
Gözyaşlarımız durmadan aktı.
Kırık kanatlarımız yerden yere savruldu.
Biz ayrılık limanında çırpınıp dururken
Esen poyrazın karanlıklarına uçtuk
Ve ölüm ayrılıkları hayatı bize mezar etti.
Bir daha hiç göremeyeceğimiz bedenlerle
Dolup taştı vatanımız
Anlıyor musun?
Mehmet Öksüz
5.0
100% (21)