ÇİLE
Bir zaman gelir , çile çalar insanın kapısını
Beklenmedik bir misafir gibi karşılar ,kul acısını Arzularına yenilen, gafil avlananların sınavı Herkes bilemez , bu sınavın zordur cevapları Kimi vardır Dilinden söyler duyduklarını Kalbi atmaz onların , endişeye tıkalı kulakları Bildiğini bilir anca , katmaz üstüne hiç bir çaba Kendinden emin oldum diyen, İşte onlar , bin parça Ey dost Gücünü güç katmak var iken Çileyi verenin o olduğunu bilir iken Yapanın yaptıranın Allah olduğunu söylerken Gel sen vazgeç , ben oldum, demekten Yunus gibi, taptuk sultanın yanında pişmeden Rumi, gibi aşk ile sevmeden Yusuf peygamber gibi ,kuyularda erimeden Oldum dersin, hiç bir şey bilmeden Kul Nesimi gibi derin yüzülmeden Hallacı Mansur gibi sabretmeden Eyüp peygamber gibi döşeklere düşmeden Oldum ben dersin, bilip bilmeden Ariflerin o yüzülen derileri Dağa , ummana ,Sığmazam diyen beyitleri Somuncu babanın açları doyurma gayretleri Şemsi tebrizinin başından geçenleri Yaşamadan , bu yoldan geçen yoktur Ey Allah’ın erenleri Hz. İsa gibi çarmığa gerilmeden Yaşarken ölüp tekrar dirilmeden Hz. Peygamber gibi şeytanını Müslüman etmeden Oldum dersin durursun Durduğun yerde olamazsın, anca avunursun Ölünce biter mi ,kaçtığın o çile İsteyince döner mi , dünya tersin tersine Her yola çıkan varır mı sence hakikatine Bildin mi şimdi Ham ile pişmiş neye denir ? Ahirette görünce |
Emeğine yüreğine sağlık
_______________________Selamlar