GİDECEKSEN
GİDECEKSEN
Gitmek mi istiyorsun gideceksen birinden yarım ağızla sakız ettiğin seviyorum tumcelerini yarım adımlara devşirmeden gideceksin gideceksen umursamadan önemsemeden tam gideceksin öyle yarım adımlarla iki adım ileri bir adım geri atmayacaksın hatta geri dönüp bakmayacaksın geride bıraktığın metruk çöktü mü yıkıldı mı molozlar altında kalan kimdi umursamayacaksın yeni emeklemeye başlayan bir çocuğun emeklemesi gibi emeklemeyeceksin bir yarını geride bırakmadan öyle bir deparla gideceksin ki rüzgâr bile yorulacak peşinden koşarken yarım bırakmayacaksın hiçbir şeyi yarım susamışlık gibi aşka yarım susamayacaksın yarım sevmeyecek sevdin mi tam seveceksin yarımlar bölünmüşlüktür iki ayrı parçadır mesele iki yarımı bir araya getirip ebediyen demem o ki ölünceye kadar iki ayrı bedende tek ruh gibi birleşeceksin ille de gitmek mi istiyorsun geride bıraktığımın canı cehenneme diyecek yüreğinden söküp attığın gibi fikrinden düşünceden beyninden söküp de öyle gideceksin aksi halde yarım ağızla "seviyordum sevmiştim" demeyeceksin adını beynine sevdasını yüreğine mıh gibi çivileyeceksin ya da o benim kaderim alın yazım son şansım acım kederim mutluluğum mutsuzluğum derdim dermanımdır diyecek çareyi başka kollarda başka yüreklerde aramayacaksın gidiyorsan yarım kalmışlığını da yüreğini de alıp gideceksin Efkan ÖTGÜN |
Eyvallahsız
Uçmak için kanatlarını şark ve garb'a değdirleceksin
Geride yetim bir şehir
Gözü yaşlı cadde
Deli bir yürek bırakacaksın
Olmazsa olmazım demeyeceksin
Gidişine kendin bile aşık olup alkış tutacaksın
Islık çalacaksın son defa