GİDENLER VE KALANLAR
GİDENLER VE KALANLAR
Böyle olur gidenin ardından birileri boyun büker için için ağlar ve kimseler görmez giden uzaklaştıkça kaybolur gözden karanlığa gömülürcesine derin bir iz bırakarak gider kalanın belli belirsiz bir slüet kayar gözönünden bir katre düşer kirpiklerinden son defa seslenmek ister gitme kal diye düğümlenir boğazına haykırışları avazı çıkmaz susar susar ve yığılır kalır dönüşü olmayan bir gidiş olur giden de kalan da pişmanlıklarıyla yaşamaya devam eder kalanda haslet kalanda özlem kalanda yangınlar sarar bedeni gözbebekleri yanmaya başlar ve bir perde kaplar kanat çırpmaya başlar kirpikleri candan can çıkar ömründen ömür gider İçinin derinliklerinde sessizce kıyamet kopar ve göğün direği kırılır yığılır altında kalır giden kadeh tokuştururken sahilde bir imbat sonrası bilmez kalanın hâlâ can çekiştiğini kalan örter üstüne göğün gök perdesini önce rengi solmaya başlar sonra yorgun düşer ve kıyamet kopar gidenin yüzüne bir yerlerde güneş doğar Bir yerlerde yeni bir hayata başlar Efkan ÖTGÜN |