Gözyaşı arasıSaçlarımdan kokladığın, Kürek kemiğimden öptüğün yerdeyim.. K’ayıp geçmişin karanlık bir vaktinde, Katili sen, Ölü bedenime, İntihar süsü veriyorum Bıçak sırtı cümlelerle.. Ki kimseler bilmemeli Dudaklarından sevda akan adamın Kendi elleriyle, beni Toprak kokulu şiirlere kurban ettiğini... Savaş sonrası Evini..yerini..yurdunu Anasını..babasını Kaybeden çocuğun Kekemeleşen dilinde Asılı kalan Sözler gibiyim.. Yüzüme takındığım Ucuz bir gülümseme ile Sahte mutluluklara sarıyorum Benzi solan çocukluğumu... Ki avutmasam, Yutulmuyor içimin çığlıkları; Taşınmıyor omuzlarımda Salası okunmayan cenazemin ağırlığı.. Saçlarımdan kokladığın, Kürek kemiğimden öptüğün yerdeyim.. Ne bir adım öteye gidebiliyorum senden Ne dönebiliyorum bizden öncesine... ... Ağustos’ta üşüten bir soğuk... Şehrimde tenimi ürperten bir yokluk... ely. 26agsts ( Seçki kurulu şairleri🌿 ve beğenileri ile şiirimi yalnız birakmayan şiir dostları herkese çok teşekkür ederim 🌿) |