1
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
483
Okunma
Celladın biri mahkum diye nezarete atılan şahsa bakıp,
Tanışmak isteğini iletir.
-Tesadüf değil, Niyetim size bir görüşme teklif etmek der.
-Nasıl arzularsınız buluşmamızı?
Ayran yerine şarap içmek isterim.
Bunu temin ederseniz
Sizinle her durumda görüşmeyi
Kabul ederim.
-Şarapmı sadece der cellat.
-Başlangıç olarak evet.
Daha sonrada adınızı bilmek istiyorum.
Kimlerdensiniz?
Malınız mülkünüz ne kadar bekleyebilir?
Sizde beni böbreklerimden gafil avlamayın.
Çok eziyet çektim hayatım boyunca
Ama ağlamayı şarap içtikten sonraya bırakalım.
Bir görüşmeyi bin yapmayın.
Adınız adıma tapacak olursa.
Bana mahkum değil cellat deyin.
Yanınızdan adınızı tapınaklarıma yazıp
Ayrılmayacağım bilesiniz.
-Şarabı içersiniz sonrada bir dua edip
Servetimi sorarsınız.
Celladınız gelip sizi yerime aktör seçmedim.
-Şarabımı içip duamı edeceğim.
O halde şarapsız ağırlamak
Fakir cellatlığın işidir.
Sonrada sizi teselli edeceğim.
Düşlerinizi şimdiden yoklamak istiyorum.
Orada şarabı ben size içireceğim.
Şair derki,
Zifiri karanlığın peşinden koşan bir cellat varmıdır?
Üst üste kadeh yalayan bir dil varmıdır?
Şarabında soğuk arzular yaşayan bir din varmıdır?
Silahında mermi yerine deyiş taşıyan bir kavim varsa orada ozan ağzıyla diş yaşartan bir cellat vardır.
Destur derimiz gözünde haram yemeyenin aşkına esinlenmişse,
Göğün sisinde mahpus varmıdır?
Dahada ötesi karanlığı bıçaklayan bir kitap varmıdır?
Bilesin ki mağdur edilen neslimin serveti değil
Lakin;
Orada dişleriyle geceye şiirini okuyan bir şair vardır.
Celladın dili azgındır.
Mahkumlarında serçe parmağını oynatır sonrada baş parmağıyla farkını iletir.
Cellat mahkumun kirvesidir…aşkla ağırlar düşle aydınlatır.
Cellat mahkuma kara sevdayla tutukludur.
Ne dinler nede aratır.
Bir balıkçı köyünde sürgünde yaşar mahkum
Şair dinlemezse aklını oynatır.
5.0
100% (5)