*Hayat okulu*
Hayat bir okul bizler öğrencileri
dersler aldım bütünlemeye kaldım sınıfta kaldım tekrarladım iki üç beş kez aynı dersleri Hayat sınıfında kimi zaman öndeydim önü beğenmeyince bir arkaya iki üç beş yedi on geri kaybettim birer birer kazandığım dereceleri Hayat okulunun öğretmenleri de çeşit çeşit kimi acı kimi hayal kırıklığı kimi aceleciliğim kimi hırsım kimi öfkem bir diğeri kibrim merdivenlerden ağır ağır çıktım koşa koşa indim çoğu zaman attan inip eşeğin sırtına bindim Hayat okulunun temizlik görevlisi kötü anılarımı temizliyor paklıyor kara tahtaya yazdığım yazıyı silip yenisini yazıyor okulun müdürü hatalarımı görüp azarlıyor kızıyor bahçıvanı içimdeki verimli toprağı ha bire kazıyor Hayat okulunda yol arkadaşlarım da oldu öylesi vardı ki kalbime kök saldı sevgisi bazıları sessizce ortadan yok oldu soruyordum kendime ben kimdim yabancılaştım kendime ne hale geldim Hayat okulu hayatımız boyunca devam eder devamsızlıktan kalanlar hayata veda eder sürüne sürüne anlamadan okuyanlar acı çeker derslerini hakkıyla alanlar sınıfını kolaylıkla geçer dersi anlayarak geçenler insanı kamiller Tekrar tekrar aynı dersleri aldığımız olmuştur sebebini anlamamız çok uzun zamanımıza mal olmuştur bazılarımızın sevgi depoları bomboş bazımız sevgiye doymuştur hayat okulunun merdivenleri inişli çıkışlı yolu yokuştur asıl olan zamanın içinde su misali akıştır Hiçbir işe yaramıyor yaşadım gördüm başkalarını suçlamak dualitedir ben ve başkaları demek oysa ne başkaları var ne de ötekiler ayrıştırma yapanlar defalarca aynı tuzağa düşecekler tecrübelerden ders almayanlar yeniden test edilecekler Başkası diye bir şey yok ki herkes birbirinin aynası gördüğümüz her şey kendi içimizin yansıması kınadığımız her özelliğe sahibiz günahsız hatasız kusursuz değiliz hiç birimiz fakat illüzyondan farksız gerçekten fark edemediklerimiz Bir suyun içinde sinekler de böcekler de yaşıyor su kurbağaları da yılanları da balıkları da taşıyor suya bir topak çamur atılsa bütün su bulanıklaşıyor suyun özünün temizliğini idrak eden huzuru buluyor musmutlu yaşıyor Hayat öyle bir okul ki herkes hem öğrenci hem öğretmen müdür de müdür yardımcısı da müfettiş te biziz her bir insanın bir görevi var mutlaka hiç kimse daha iyi veya daha kötü yahut gereksiz değil ders başlar sınıflara koşulur çalar çalmaz zil Bu okul hem zevkli hem de çok meşakkatlidir bir başlayan doyamaz okumaya yazmaya hatasını çizmeye gidip gidip geri gelir girdap olup dönüverir alması gereken bütün derslerinden muvaffak olan yeni öğrenciler gelsin diye artık ebediyen gitmesi gerektiğini bilir Hayat bir okul bir ön kapısı bir de arka kapısı olan bir kapıdan girildikçe dolup diğerinden boşalan hayat dediğimiz aslında sonsuzluğa açılan boş alan giden de bir kalan da bir bizim dışa bakan gözlerimiz olan biten her şeyi farklı gören Hayat okulu kimine göre çiçeklerle bezeli hoş kokulu bahçedir kimine göre o bunu dedi şu şunu dedilerden ibaret işkencedir hayattan lezzet alan için harika serüvenlerle dolu keşif yolculuğu şikayetten beslenen için su kuyusuna küfreden birinin susuzluğu olduğu gibi kabul edene hoş gelir bir insanın kötü huyu Hayat bana dedi ki hakikatte sen göründüğün kişi misin gerçekten her şeyini herkesle paylaşabilir misin insanlara verdiklerine yapıp ettiklerine pişman olur musun şunu şunu yaptım da ne gördüm diyerek somurtur musun hesapsızca sevebilir yanlışların üstünü örtüp hoş görür müsün Hayat konuşur sizinle duymayanlara megafonla bağırır duymak istemeyenin gerçekte gönlü duyma engellidir güzellikleri görmeyenlerin kalpleri görme engellidir sen yok ben yok ayrı gayrı yok hepsi egonun safsatasıdır gelmeyene git vermeyene ver sevmeyeni sev peygamber ahlakıdır Dünya hayat okulunu korur muhafaza eder dürüst yaşayanlar ter döker insanlara tahammül eder hayat okulu sona erince sınıfını geçenler tatili hak eder kelebekler çiçekler kuşlar kadar hafiftir artık gönüller yalnızca saf iyilik kalır elenir numaradan iyi görünenler Gülhan Çeliktaş |
kimi acı kimi hayal kırıklığı kimi aceleciliğim
kimi hırsım kimi öfkem bir diğeri kibrim
merdivenlerden ağır ağır çıktım koşa koşa indim
çoğu zaman attan inip eşeğin sırtına bindim
Hayat okulunun temizlik görevlisi
kötü anılarımı temizliyor paklıyor
kara tahtaya yazdığım yazıyı silip yenisini yazıyor
okulun müdürü hatalarımı görüp azarlıyor kızıyor
bahçıvanı içimdeki verimli toprağı ha bire kazıyor
Tebrik ederim
Yüreğine kalemine emeğine sağlık