Gördüm
Yurdumu kuzeyden güneye gezdim,
Ali’yi, Osman’ı, Bekir’i gördüm. Işıl ışıl yanan, kadim şehirler Adana, Diyar-ı Bekir’i gördüm. Ulukışla yolu çıkmaz bellekten Pozantı’dan sonra geçtik Gülek’ten Güzellikte bir gün çaldık felekten Toroslar ‘da Yayla Tekir’i gördüm Ovalar besliyor; zeytini, narı, Ayvası sallanır sarı mı sarı. Yoksulla bölüşür eldeki varı Hem zengini hem de fakiri gördüm. Çarşılar rengârenk, caddeler dolu, Her yanı süslemiş; yeşille, alı. Kalaylı, kalaysız hep yerli malı Cezveyi, kazanı, bakırı gördüm. Bayıldım adeta güzel Hatay’a Sandım ki "ulaştım yeni kıtaya." Şanlıurfa düştü bu kez rotaya Balıklı Göl’deki zikiri gördüm. Ulaştım Nemrut’a, geldi üşüme, Göbekli’de bir el vurdu döşüme. Yorgun düştüm, yattım, girdi düşüme Gülümseyen Münker-Nekir’i gördüm. Devlet bir vatan bir bayrak bir idi Antep, Maraş, Mardin, toprak bir idi Kahramanca çarpan yürek bir idi İşte bu sarsılmaz, fikiri gördüm. Kimi esnaf kimi tarla işinde, Kimi yokluk kimi varlık peşinde. Hayata tutunmuş, seksen beşinde Dillerinde hamd ve şükürü gördüm. 14 Ekim 2021/Konya |
Sonsuz selam ve saygılarımla.