yenik düşmüş zamana sonebütün dergahların kapısı açık doldurmuş halvethaneyi dervişler cezbeye kapılan hangi uykudan uyanmış hangi dua saatinde ya sadettin ya cibal şadırvanlardan su sesi geliyor dinlerken teskereyi almış çoktandır cihat mübelliğleri kalbimi söktüğüm uykulardan vaz geçtim çoktan vaz geçtim define avına çıkmış gibi alınteri koklayan sendikal faaliyetler ödev gibiyken üniversite gençliğine neden düşmanmış gibi bakilıyordu bir avuç yoksul müride onlar ki tarihe küsmüş bir bahçe arıyorlardı zemzemden sol tarafı hançerlenmiş kudüstü sağ tarafı arafat dağı zincirlenmiş halkların isyan davetine katılırken onlarda vardı metin yüksel bir nevi deniz gezmişiydi cihada inanmışlığın sonra sadizmin bedene sirayeti gibi ölü çocuklar doğurdu gök nisan yağmurunda istanbulun sırılsıklamdı caddeler şarkılara karışıyordu özgürlük anıtına vurulan mühür tükenmişti eimastan kılıncın kan kardeşi gibi gözleri yaşlı tarih nedim demirbaş |