ortaya karışıkköylü severdi Mao ne menem bir şeydi kültür devrimi dediği geleneğe topyekün itibar suikasti ! ateş karıncaları gibiydiler Çinli fakirler insan bileğiyle saniyeleşmek dediler gün boyları zulmüne -mecburi’yetimdi yetişkin robotlar 21.yüzyılımda elân boyun eğildi ÇKP’li kapitalizme- demokrasi dışıdır tüm devrimler ki sır’atının g’öz çizgisine kırmızıyla yazılır darbeler o arada zincirlerinden başka kaybedecekleri ne kalmıştı dünya emekçilerinin ! haydi işçiler davulla zurnayla halay çekmeye çünkü Marks öyle söylemişti das kapitalde bizim mahallenin akşamlarında bilinç yuva yapmıştı çilingir sofralarına ah şu devrim deyu fraksiyonlar olmasaydı ne güzel temizlerdik faşist akılları günün sonunda kimsenin kanı yerde kalmamış suyla yıkanmıştı caddeler ve eşitlikçiydi cuntalar hepimizi birlik’te astılar milli birlik komitesi’nden milli güvenlik konseyi’ne kara trenle ne hızlı gelmiştik mapus köşelerine sinmiş çıt çıkmıyordu demokrasiden demokrat amca’da yoktu o dönem // yoksa bizi kurtarırdı devletine bağlı genç bi bürokrattı halk var mıydı ? hayır-sokağa çıkma yasağı vardı kuyruklu jurnaller vardı olağan-üstü haller vardı filistin askısı vardı karakolda ayna vardı enerji verilirdi bedenlere ama lâmbalar yanmazdı nedense ve kimse sevmedi beni ! militarizmi sevdiği kadar darbe anayasası’na ne güzel alışmıştım dersane burs yök mök karnım tok-özelleştirmeye hayır barışta ve savaşta zenginler daha zengin olurdu ilâhi kural buydu herkes o’na uydu dedim ki bana ne salgından selden yangından şiir yazar beste yapar linç edilir miyim boşver klavye başı al maaşı ironizmin dibine vurdum yoruldum saymadım ölümlerimi dünya bir faşist cennetiydi ahirete bilet alsam beni yitirir miydi şeytan cinsi melekleri ? ırk-soylu köy-soylu bir de kasabadan göçlü kent-soylu vardı-mış bense soysuzum hep söyledim parya türeviydi ikinci sınıflığım- azınlığın,kahir ekseriyete psiko-fiziksel baskısını duydunuz ey hümanist fikirler inkılâp denmişte anlayamamış okumaktan yorulan gözler bir daha bir daha hecelemek zordu çünkü okumayı unutmuş alfabesi o gece kaybolmuştu ! hiç kolay olmadı sigaya çekmek darbeci ihlâlleri subay apoletli andıççı generalleri idarenin özsahibi sivil demokrasiyle üretilmiş yetkiler verildi o’na inanan halklara imdi gazi atları koşuyor veliefendi çayırında süslü şapkalı elitist bağyanlarla... .. |