peri kızında aşk var...Anam bu: yüreğime tabağıma savurganlığımı görünce kıtlığın çağlar öncesi anlatımın da bir soluklanır pir soluklanırdı ya!dam saçaklarına asıldığımız o şehirler sanki saatli bomba hasret dilencisi olmuş gidip de köyüne dönenler keşke can öncesi huyları çıkaydı peynirden gemilerimiz hırçın dalga hasreti çok öksüz giyindirip, aşka sırtımızı yaslayacağız Önce çok yaşa sonra kuruya yani şiiristana yabani otlar dadanmış tıpkı memleket gibi Rabia dört parmak şeysiyle o kabuğu beğenmediğine arınacak bilgisi az önce geldi lakin kadınlığın bir ufak hamle ile devrildiği anları saymıyorum ben ki yıllardır kire kısa keserim tırnaklarımı saçlarımı kurt pençelerine dağıtıp, toplamayı adet edindim hep aynı ezgideyim ama kaval kemiğimin sesi koyun sürülerine iyi gelmiyor düşük ayar dinliyorum iç sesimi hişt! kalbin hırsız geziniyor buralarda duymasın onu çok sevdiğimi alınır çünkü, bedeni ruha hafif insanların gelip şiirlerime nam salmasına kahredip usulca fıstık kabuğundan kız kuleme taşınıyorum ya dostlarımın dağılıp, toplanmasına ne diyeyim koyu kahve gözlerde koyu yağmurlar şiirlerin yüzü eskimesin diyor Ahmet ağabeyim yenisini de yirmi dört saate siliyor bir bildiği vardır karışmayayım şirinliği tutar sonra ve hüzünlü kente giden kahve telvesine göre bir kalp ve şişman herif figüründen dolayı yenileniyorum et tırnağa bitmemiş bitememiş aşk usul boylum ile bana değil niyette bakın siz:) … 06-06-2021 ist Günün şiiri ile sayfamı selamlayan seçkiye Çok teşekkür ederim |