ömür denilen yol
ömrümün ilkbaharı
nasıl geçti dallarım nasıl çiçek açtı çiçeklerim bahar meyvelerine nasıl dönüştü henüz çocuktum hiç anlayamadım ben ömrümün yazında yandım yandım ayrılığın ateşinde kavruldum bulutlar gibi doldum doldum kırkikindilerle sağanak olup yeryüzüne yağdım...yetmezdi aniden belirip gökyüzünden eğilip toprağı öpen gökkuşağı oldum ben ömrümün sonbaharında şiir oldum ben gönlümden kağıt sayfalarına gözyaşlarımın eşliğinde döküldüm sayfaların üstünde dağılan harflerle birlikte kuruyan gözyaşı damlaları oldum ben ömrümün kışında nasıl olurum, bilemem ben belki bulutlardan düşen ilk kar taneleri gibi henüz donmamış toprakta eriyip kış çiçeklerine öz suyu olurum hep yakarışlarımda bunu dilerim ben cahit fıkırkoca |
Yüreğine emeğine sağlık usta
_____________________________Selamlar