Arkalarında
Zamana bir askı mümkün olsa da
Asılsak mazinin Kehkeşanına Ellerinden tutup bir serencamın Süzülsek süt bulut semalarında Ne dünya kirinden ne yalanlardan Ne göçüp gidenden ne kalanlardan Ne canı canandan ne cihanlardan Avuç avuç içsek ırmaklarından Kalemi kâğıttan, kitabı sözden Yokluğu varlıktan, yokuşu düzden Ne lafı gedikten ne eğrilikten Kurtulup da gitsek bu ikilikten En derin hû’ların soluklarında Sabır taşlarının oluklarında Seher yağmurunun bolluklarında Dirilsek sükûtun çağlayanında Gökyüzü de boşluk kalp iklimi de Gönlümü sakındım, gâh dilimi de Ram olup rüzgârın serinliğine Revan olup gitsek dert ikliminden Bir gökgüvercinin kanatlarında Nizam-ı âlemin kır atlarında Bu sancak düştüğü yerden kalkar da Nefer olabilsek arkalarında… |