İBRESİZ ÖMRÜM
Yapraklarını durduramıyorum sonbaharın
Hırçın, inatçı geçen günlerin İbresi durmuyor bir türlü Yaşanan günlerin Dünüm, bugüne komşu Bugünüm yarına olur mu Bilmiyorum Sensizlik duvardan koptukça Eksildikçe sayfaların İçimde birikiyor Durmuyor yerinde yapraklar Deli taylar gibi savruluyor Fabrika işçisinin paydos zili Kopuyor yine koptukça yapraklar Başlayan bütün sabahlar Akşama sıralı yolcu oluyorlar Kopanlar sadece yaprak değil İbresiz geçen ömrümün Gün gün vurulmuş mühürleridir. |