Gün batımıŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Bir kelamın bin yıllık yasındayım
Gün batımı…
Adamışım gönlümü bir hayale Gelmeyen sevgiliye yâr olmuş yarınım Hasret türküleri incitir olmuş kirpiklerimi Gözlerimin gölgesinden sunalar uçuşur olmuş Güz mevsimine düşmüş Solup gider dudaklarımın alı Mor ışıklı adak mumlarım Saklı sevdamın ahı pul pul olmuş tenimde Terinin koksusu ecel buyurmuş Gelmeyeceksin hiçbir zaman demiştim Feleğin kahpeliği gerçeğe döndü Suların köpüğündeyim Ak göğsümden süt sağıyorum Sevdamın ağlayan çocuklarına Sinemde esen seher yelleri Sensin eksikliğim demeyeceğim Viran mevsimi kalbimin hali Yıkılsın üstüme gök kubbe Yok olsun hayaller Karanlık düşler Küsmüşüm aynalara Kaderimin kara yazısı senmişin diyeceğim Asırlar gelip geçmiş bükük boynumdan Kırkıma ermeden titrer olmuş ellerim Mezra mezra kokunu arar olmuşum Hasretin gamzelerimde saklı Bir kelamın bin yıllık yasındayım Divane olduysam vebalini sen düşün Kör olmuş dileklerimin düğümü Maksadımı öteye aşmış canımın yangısı Ceyhan nehri sürükler olmuş saçlarımı Sevginin bebeklerini belemişim gözlerimde Sesim çıkmıyorsa Ağlamayı kadınlığıma zûl saydığımdandır bilesin Ara ara hasta bilsem de kendi mi Aslını sorarsan her an yastayım Ve de kırgınım Utanmasam alem duyacak yüzüne hasretimi Uzansam tutunamam bir dala Üzgünlüğüm bezginlimle boy ölçüşür Çok olmasa da Bu sitem nerden çıktı deme annem Yetmez mi? Sevda kervanları geçtikten sonra Beni doğurmuş olman Yetmez mi? Her inandığım aşkta hep yanılmış olmam Yetmez mi? #hüzünlükent |