7
Yorum
21
Beğeni
0,0
Puan
629
Okunma
Dağıldığım yerden toplandı şanım
Derdimin sızısı oldu nişanım
Aksini desem de perperişanım
Halimi arz etmek boşa bir çaba
Hal bilmeyen ekler, bin bir acaba
İştaha gelmedi ne mal ne ünde
Sabır tütsüledi kapı önünde
Küf bağladı sırtındaki gönünde
Derdimi dert ile kocattı hasret
Beklerken bitecek diye esaret
Ne nevbahar bildi ne yaz ne de kış
Hazanı eyledi kasnağa nakış
Savursa kâr boran çatsa da yokuş
Yorgunluktan yoktu hiç bir emare
Savruldukça düştü, kalktı yekpare
Üşürse üşütür, yanarsa yakar
Gönlümü hallerden hallere sokar
İnlerken daraltıp göğsümü sıkar
Sinemde dolaşır bir adsız nefer
Yıllardır bitmedi çıktığı sefer
Sükutu başkadır, duruşu başka
Sinemde kıvrılıp yatışı başka
Çağlayıp çoşkuyla akışı başka
Gönül sarayına düştü bir garip
Senelerdir aynı dertten muzdarip
Hırlı mıdır hırsız mıdır bilinmez
Ah çekişi hafızamdan silinmez
29 Eylül 2020