Reyhan
Çıplak ayaklarıyla geldi
Avucunda sıkıca tuttuğu bir demet reyhanla dikili durdu karşımda Göz kapaklarına inen gecenin gölgesini silkeler gibi avucunu uzattı Titreyen perdenin yamacına uzanmış bedenime bir rüzgar esintisi çarpmış gibi oldu Reyhan kokuyordu oda Duvardan sıvası dökülmüş anılar canlandı yüreğimde Kimliksiz bir düşün kuyusundan su çeker gibiydim Sancılı hallerime uzanan zamana tutunan avucuma bir demet Reyhan düşüyordu Aklımın bir ucuna örülmüş silik anılar canlanırken, gözlerimin yuvasında diz çökmüş bir çocuk oluyordum birden Kapısı kırık bir handan çıka geliyordum Çıplak ayaklarıma aldırış etmeden koşuyordum Ayaklarım kanıyordu gene de Reyhan kokuyordu her şey... |