Gel, bu şehirde yalnız ölelim!
Gel, bu şehirde yalnız ölelim!
İçimizde biriktirdiğimiz ve adına aşk denen sözcükleri göçüp giden sevda kuşlarının kanatlarına takalım, Dilden dile dolaştırsınlar yitik hikayemizi, Belki tozlanmış raflarda kapağı hiç açılmamış eski bir romanda karşılaşırız, Kanarsa yaramız şarkının son nakaratında, Üzülme, nasılsa bu masal gibi gene ayrı kalacağız... Gel, bu şehirde yalnız ölelim! Gecenin ayazında üşürken yorgun bedenlerimiz, Yüreğimizi ısıtacak tek merhem çehrende solan gülüşündü, Sal nefretini hüznün esaretsizliğine, Ödenecek bedel de kalmadı arsız gururlarımızdan başka, Yeter ki tükenmesin hayallerimiz umut göz kırpar belki sabahımıza... (Şiirim Rose Soze’ye ithafen) |
Yüreğinize sağlık...