PAPATYAM
Korkma, seni yeşerdiğin toprağın bağrından koparacak değilim
Sevdiğim için senin celladın, sevdiğimi de katilin yapamam. Kişiliğinle yoğrulmuş topraktan koptuğun an öldüğün andır. Hem sen hiç bir yerde böyle dimdik bakamasın gök yüzene İlham olamazsın tek başına yaşamla savaşan hiçbir anneye Sevdiğimin eline tutuşturup bir kaç günlük sevinç yaşatamam Hem sevgimin sonsuza kadar olduğuna nasıl inanır, Senin her geçen gün solduğunu görünce. İsyan etmez mi bana, yüreğine kurt düşmez mi ? Ya sevgisi zamanla böyle solarsa diye kendini bitirmez mi? Çekinme, bırak dokunayım yapraklarına, Kokunu çekeyim yürek yangınıma, Sönmez de, belki küçük bir sevinç esintisi olur Birazcık serinletir, avutur gönlümü. Haklısın güvenin yok insanlara neden bana olsun ki Bir ikileme kurban ettiler yapraklarını Seviyor sevmiyor diye diye yoldular Sevmiyor çıkınca bir daha bir daha bir daha..... Halbuki seven sevgisini esirgemez sevdiğinden Sevmeyenin bahanesi çoktur, zaman der, korku der, der der der... Üstündeki çiğ damlasını düşürme yere, Sevdiğimin yüzünü görüyorum onda. Tebessümünü görmek ne güzel papatyam. Oturayım şöyle yanına Çatma kaşlarını seni tanıyorum papatyam Hiçbir şeyin, hiç kimsenin gölgesinde yaşayamayacağını bilirim Seninle özgürlüğünün arasına girmek mi yoooo asla Bak güneşini kapatmamaya dikkat ettim, Tanıdıklarına ser verdim sır vermedim Seni mahcup edip yüzünü yere eğmedim. Şaşırdın biliyorum, papatyam seni ben tanıyorum Sende sevdiğimin yüzü, karakteri , yüreği var papatyam. Yalnızlığımı yalnızlığınla paylaşayım, Güneşin bakışını birde senin yeşil gözlerinle göreyim, Ellerinden tutup yalın ayak kumsalda koşayım Kumlara ismini çizeyim, sarı saçlarını parmaklarımla tarayayım Başımı dizlerine koyup mavi gökyüzüne düşlerimi serpeyim Sen ve ben’in biz olduğunu yüreğime haykırayım Düşlerini bilecek kadar düşüncelerindeyim. Sen güneşin bahar kokulu bakışıyla, Sevincin tatlı dokunuşusun yürek toprağına Papatyammmmmmmm....... İzzettin akyapı |