Yine geldin aklıma erir içimin yağı,
Görmese de yüzünü unutur mu Sis Dağı?

Orada tanıştık da sevda eyledim seni,
Nerde verdiğin sözler nasıl unuttun beni?

Bazen fırsat bulamaz bakışırdık göz göze,
Tutuşur yüreğimiz yanıp dönerdik köze.

Kavuştuğumuz zaman nasıl sarılıp yerdim,
Kız sana sevme ile hiç doyulur mu derdim.

Her zaman mah cemalin gelip karşımda durur,
Dikildikçe karşıma yüreğimi kavurur.

Dayanılmaz hasretle yaktın içimi yaktın,
Beni aynı kimsesiz yetim gibi bıraktın.

Havale gibi vurur o günlerin sarası,
Oldun bende savmayan derin yürek yarası.

Nerde ruhum yüreğim dönmüyor bana geri?
Düşün onları benden en son aldığın yeri.

Geldi askerlik çağım kuram çıktı Mardin’e,
Üç yıldır sevdalıydık düştüm senin derdine.

Ayrılmak ölüm gibi dayanılmaz yastayım,
Kalktım gittim doktora dedim ağır hastayım.

Anlatınca derdimi dedi o ilaç nerde?
Ayrılığa tedavi arama hekimlerde.

Hani vedalaşırken yaşla dolan gözlerin?
Neyi unutayım da nasıl çıksın izlerin?

Ne yapacağım bilmem doldum şaşırp kaldım,
Bildiği gibi yapsın seni Allah’a saldım.