Ah KÜÇÜK KIZ HATIRLIYORUM!!!
Hayat dertlerle dolu küçük kız!!!
Kaç yaşında olursan ol Devirdiğin asırdan çok derdin oluyor Küçük büyük demeden öldüren hastalık gibi senide bi yerinden bi zamanda vuruyor işte Göz kapaklarının bazen sadece ağlamak için kapandığını düşünüyorsun Daha çok için sızlıyor Her şey bir kaosa döndüğü anda birde yetmiyormuş gibi aşık oluyorsun Gelde dillendir şimdi dilden anlamayan insanlara Bir masada bir çay oluyor belki Belkide binbir masada bir çay içebileceğin kişi, yok karşında Rakamlar üç yüz altmış beşi vurdukça sanada vuruyor hızlıca Alt dudağını büzerek ağlayan çocukçasına Paylaşıyor insan tertemiz kalbinide, ölüm gerçeğinide Aynamız aynısı aslında İnsanız işte acılarımız duygularımız bir yastıkta saklı Ah o yastığım Günlerce yıkamayıp sadece ağladığım Hani kulaklara biraz su kaçarya Yüzünün yanındaki saçlar ıslanır Yüzüne ateş basar O yastık hep bi ters çevrilir Burnundan nefes alamazsınya Öyle an geliyor ki sabırla ilgili tüm ayetleri okuyorsun yatmadan önce Yarın daha güzel olursa ümidiyle Verilecek ödülleri düşündükçe bu fani dünyada İçin ferahlıyor Anlatmak istediğin insanlardan daha büyüğünün varlığını öğrenip ellerini açınca Kimse anlamaz seni küçük kız Kimsede anlatmaz zaten övülmüş bir iş yapmadıkça Öyle nankör ki bu varlık Baban da olsa Sana daha iyilerini anlatmak isterdim ama Bende görmedimki daha Hep iyi insanlarla karşılaş sen Hep top sahasındaki bağırışları duy sadece Kulağına kavga ve şiddet dokunmasın Çarpar küçük yüreğine yoksa Benim gibi ömür boyu unutamazsın Ben gözlerimin altına baktıkça simsiyah çocukluğumu görüyorum orda Göz altı torbalarım simsiyah Babamla çıkıp alışveriş yapamadığım, saçlarımı taramadığı, bağrına basmadığı günleri taşıyorlar orda İşte bak orda şefkati arayan iki çift gözümün altında Ama yaptım yapacağımı Dün söyledim Biraz geç olsada SENİ ÇOK SEVİYORUM BABA Oysa ben hep o adamı korurdum Fakiriz diye bir şey istemezdimki Ah küçük kız!!! Ah o marketlerin alt katına inipte bebeklerin paketinden delik olan tuşlarından basıpta konuşturduğum mutluluklarım Üç saat o alt kattan ayrılmazdım Çünkü alamayacağımızı ve birazdan eve gidersem o pembe kolileri göremeyeceğimi biliç altım çoktan öğrenmişti Mor bir tarak kutusunda halâ aklım Annemin elimi sıkıpta alamam dediği günleri hatırladım Bu yazılarımı yazarken yediğim çileğin kıymetini hatırlıyorumda O zamanlar pazarda annem görmeyeyim diye o reyona sokmazdı bile Küçüktüm ama Karşı komşuda görüncede anlamıyor değildim Bir kaç yıl geçti Durumumuz değişmedi Kiralık evler içinde yaşadığımız hayat geçti Önce hayatımdan Şimdide gözlerimin önünden Ah küçük kız!!! Veresiye girdiğim sınavları hatırlıyorum Allah bir yerden yürü dedikçe yardım ediyor merak etme Jetonumun olmadığı boş avuçlarımı hatırlıyorum Müziği çalan lünaparkta Hep izleyici banklarında Bir kerede ağlamadım O bile iyi gelmiş bana Komşu kızının barbie bebeklerini hatırlıyorum Her akşam eve giderken bırakmak zorunda kaldığım aklımda bir cümle; heves etme Sonra yerli malı haftası geliyor aklıma Zeytin ekmek yerken sınıfta kimsenin olmayışı Ne zaman olsa içim burkuluyor Birinci sınıftım ne de olsa On sekiz yaşıma geldim ama Çoğu şey Bakıyorumda yuva yapmış kursağımda Bak küçük kız!!! Olurda anne olursam Beni çok yargılama... |
Saygılarımla.