Felek Osman(1) “- sülemen dedinizde “şeerden köye bi öretmen geliii(r)bi de candarma çoğ esgiden.. evel evelden bi de mültezim mi ne köylü kendi halinde; sen ağa ben paşa” haa.. o dedikleyin arada bi de YSE’nin , Toprak-Su’yun adamları söz vahtında açılı derler ya; ga(y)ri vakıt bu vakıt, bi öylen geçeni, ikindi önü köylü milleti de(ğil) miyiz valla bi iresmi cip, doç filen gördük müydü “-nası olsa para isdemeycekler ya” çoluk-çocuk demez, çokaşırız başlarına tasıldar ossa çüşdüm bi beygirinen geli(r) bu dağın başındahı köye “-hoş geldiniz meendiz beyler” deye tokalaşırız.. dizeleniriz annaçlarına kimi de “-sefalar getirdiniz abe!” ne demeğise.. sanki köylü dayıraya vardığında bunnarda köylüye bin temenna! her birimiz; hepiciğiynen ayrı ayrı tokalaşırız bir bir.. sonura “-meraba”, “meraba”, “meraba” tam annaçlarında mevzilenir, gözlerinin içine bakar, ağızlarına düşeriz valla bal damlaycağmış gibi ağızlarına bakarız onnar gederkene köylü teskere almışçasına sevinir o ğün de gele-gele yeşil bi “amarkan doçu”ynan Toprak-Su’yun adamları ğeldi Isparta’dan herkeş dizelendi annaçlarına gavede Allah ne verdiyse biz hepiciğine gene ayrı ayrı m(üh)endiz mamelesi çekdik sütre gerisine çekildik; bi yandan da doç’u gonturol ediyoz eşşeğ ölüsü ğibi, devasa kendi aramızda bi müzevir dava; biz deyoz (V) Hacıbenin Murat deyo “M” “yannışlığınan ters basmışlardır” “arka gapaa ters dakmışlardır” sırf muhalefet olsun deye ha! bin dereden su getiriyo “mee bizimolan.. ben İsdambolda çok gördüm bu doç’dan Bayrampaşaya yokarı dırmanırkana bana mısın demeyo valla her şeyi bilir evelallah bizim enişde bi de ters “pe” var, emme bu harf de “me!” “eyi ki bi enişdeniz var İsdambolda” “-hökela” Bayrampaşadan başka da bildiği yok valla ** |