.....yüzü kalmadı
Ey gönül bohçanı saçma ortaya,
Günâhımdan gayrı, varım kalmadı. Düşürdün sefînem, yanlış rotaya, Aşkın deryasına, biran dalmadı. Serâbla bezedin, bütün ufkumu, Aldı heba etti, masum duygumu, Kâbuslara esir verdin uykumu, Oyun bitti amma, torba dolmadı. Dünya gurbetinde, zaman tükendi, Tutsağı eyledi, şu nefsin fendi, Sarsılmaz dediğim azmimi yendi, Tabib-i kulûba, dosta salmadı. Faydasız eyvahlar, keşkeler niye, Çekmedin elimden, yapma dur diye, Şimdi noksanlarım kaldı hediye, Yağmaya sundum da, alan olmadı. Nefse hoş gelince, hevâ ketesi, Burası da hüsrân, hüsrân ötesi, Sînem vîran, baykuş öttü ötesi, Boşa aktı ömür, umman bulmadı. Fırsat kaçtı gönül, dövün boşuna, Hamle yapamadın, nefsin tuşuna, Nasıl bel bağladın, gitti hoşuna, Yâr sandığın ağyâr, kapım çalmadı. Hâllerim perişân, beden derbeder, Koskoca bir ömrü, eyledin heder, Kendin berdâr oldun, neylesin kader, Yalancı sîmalar, medet kılmadı. Bu fânî baharın, çiçeği hârmış, Gülistan göründü, oysaki nârmış, Bana benden daha, yakınım varmış, Hayal beldesinde, vehmin solmadı. Meta-ül gururun, bendetti şerre, Hakîkat yolunda, olmadın zerre, Yâr nazar eylerken, günde yüz kerre, Hâb-ı gafletteydin, aklım almadı. Gün zevâle erdi, dağıldı pazar, Sermayem zay oldu, yıllarım bî-zâr, Medet şahlar şahı, eyle yek nazar, Günâhinin sözü, yüzü kalmadı. Günâhi Ahmet islamoğlu |
Sermayem zay oldu, yıllarım bî-zâr,
Medet şahlar şahı, eyle yek nazar,
Günâhi’nin sözü, yüzü kalmadı.
ne denebilirki...Çok güzel bir hece şiiri.