Yokluğun Çok BensizdiSonra ağaçtan düşen yapraklar can çekişiyordu rüzgarın şakağında bir idam sehpası Yıllanmış bir özgürlüğü idam ediyordu Bense bir pencere önünde Sensizliğe yağmur döküyordum Dilimde anamın ölen çocukluğuma yaktığı ağıt Üstümde uçurtması kaçan bir çocuk hüznü Oysa ısırgan otu kadar acımasızdı yüreğim Ama merhamet hırkasını hiç çıkarmadı üstünden Yokluğun çok bensizdi Omzum da seni özlediğim yılların ağırlığı var Git gide kalbim yaşlanmaya başlıyor Acılarım artmaya Sensizliğim üşümeye Umudum kaybolmaya Oysa ters yöne yüzen balıklarla dertleştim bugün Martıların yaktığı ağıda eşlik ettim Denizlerde dalga oldum Sensizliğin kıyısına demir attım Sonra ömrüm bu limana ait dedim Yokluğun çok bensizdi Hiç bir zamana ait değildim Hiç bir zindan özgürlüğü mü engelleyemedi Ve hiç bir karanlık sen kadar yasaklı değildi Oysa keskin bir bıçağın üstümde yürüyordu kalbim Sen oradaydın Umut oradaydı Yaşamak oradaydı Sevda Aşk Mutluluk Yokluğun çok bensizdi Soğuk bir odanın içinde nefesini soluyordum İki adım ötede sokağa açılan pencere duruyordu Bense mutluluğa uzak bir yerde yaşıyordum Elim soğuktu Tenim bir ceset kadar cansız Bir dilim sevgiye muhtaç bir çocuktum Sen yoktun Ben yüreğimi karanlık bir limana demirliyordum İbrahim Dalkılıç. 31.12.2019 00:20 İzmir |