3
Yorum
14
Beğeni
0,0
Puan
643
Okunma
Seviyorum diye giydiğim hüküm
Derdi anlatmaya sözüm utanır
Asılsız suçlama biriken yüküm
İnsi benzeştiren özüm utanır
Canhıraş çığlık ve boğuk hıçkırık
Nefesim kesilir yüreğim kırık
Bu kadar acır mı ufak bir sıyrık
Şahit olduğuma gözüm utanır
Yalancı bahara süslenmiş kemer
Güneşin yerine geçer mi kâmer
Bir gülün ağzında dikenli katmer
Bülbülün bağına nazım utanır
Acıyla örülmüş mağrur tecelli
Hangi lügât vermiş ona teselli
Hicrânı hazandır vurgun besbelli
Feryadına düşen sızım utanır
Aşk ateşten çengel kopuyor düğme
Bağrımda yanıyor her bir kelime
Yalnızlığı çalan hüzünlü nağme
Mızrabına küsen sazım utanır
Yazmakla bitmez ki beyan-ı efkâr
İnsanın sevdiği bâki müstakar
Aşk sızılı ırmak gönlüme akar
"Dön, gel artık" diyen yüzüm utanır