zarfına inanmayan bir mektuptum ben aslında pulsuz bir dilekçeydim ipsiz bir uçurtmaya özenen
hiç okunmamış olmakla hiç gönderilmemiş olmak arasında gidip gelen gül kokulu bir mektuptum
beni gör isterdim acılı bir şarkının satır aralarında Yedinci senfoninin tam ortasında Bir bıçak izi var Sen de duyuyor musun
ey saçımın perçeminden düşen hüzzam damlası şimdi bil isterdim olmayışımın sebebini ama başkasında kendini bulmak gibi kocaman bir yalana inanmak istemektir bazen yaşamak
ki ben yokluğun ki ben gereksiz anlam yüklemelerin ki ben devrik cümlelerin bil ki ta kendisiyim
gelincik tarlalarında koşmaktı çocukluğumun en güzel yanı yazık ki bir gelinciğe göre kısa sürüyor her iklim
hangi sevgi bir gelinciğin ömründen uzun olabilir ki o gün düşüp alnımdan boynuma damlayan kandan sebep sanıyordum boynumun kokusunu ki ben annemden çaldığımı sanmıştım hep bunu o kokunun canımı bu denli yakacağını yüreğimin iklimi kuruduğunda öğrendim
çünkü bir yalana ait olmak kadar yeğnidir bir kokuya sığınmak o kokudan iğrenmek kadar o kokuya yakın olmak istemek ve yenik düşmek ince bir baş ağrısına
yazık ki her yere taşıyorum seni ben yenilmem bu yüzden belki de bunu dizlerimin kanamasından öğreniyorum her defasında rüzgarlara koynumu kapatmam bu yüzden Şiire kaçmak istemem bu yüzden
varsın alev alsın ellerimle kocaman bir orman kuşlar börtü böcek evsiz kalsın gök yüzü çatırdasın yazılsın bir kenara bu şiirden seni çıkarınca sadece ben kalıyorum geriye ikinin biri kalıyor yani yangınlar kalıyor yıkımlar bir de gelincik tarlası
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yedinci senfonideki bıçak izi şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Yedinci senfonideki bıçak izi şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
zarfına inanmayan bir mektuptum ben aslında pulsuz bir dilekçeydim ipsiz bir uçurtmaya özenen
hiç okunmamış olmakla hiç gönderilmemiş olmak arasında gidip gelen gül kokulu bir mektuptum
beni gör isterdim acılı bir şarkının satır aralarında Yedinci senfoninin tam ortasında Bir bıçak izi var Sen de duyuyor musun
ey saçımın perçeminden düşen hüzzam damlası şimdi bil isterdim olmayışımın sebebini ama başkasında kendini bulmak gibi kocaman bir yalana inanmak istemektir bazen yaşamak denilen şey
ki ben yokluğun ki ben gereksiz anlam yüklemelerin ki ben devrik cümlelerin bil ki taa kendisiyim
gelincik tarlalarında koşmaktı aslında çocukluğumun en güzel yanı
yazık ki bir gelinciğe göre kısa sürüyor her iklim
hangi şiir bir gelinciğin ömründen uzun olabilir ki
o gün düşüp alnımdan boynuma damlayan kandan sebep sanıyordum boynumun kokusunu ki ben annemden aldığımı sanmıştım hep bunu o kokunun canımı bu denli yakacağını yüreğimin iklimi kuruduğunda öğrendim
çünkü bir yalana ait olmak kadar yeğnidir bir kokuya sığınmak
o kokudan kaçmak ya da o kokuya yakın olmak istemek ve yenik düşmek ince bir baş ağrısına
yazık ki her yere taşıyorum artık seni ben yenilmem bu yüzden belki de bunu dizlerimin kanamasından öğreniyorum her defasında rüzgarlara koynumu kapatmam da bu yüzden Şiire kaçmak istemem
varsın alev alsın ellerimle kocaman bir orman kuşlar börtü böcek evsiz kalsın gök yüzü çatırdasın yazılsın bir kenara bu şiirden seni çıkarınca sadece ben kalıyorum geriye ikinin biri kalıyor yani yangınlar kalıyor yıkımlar
yazık ki her yere taşıyorum seni ben yenilmem bu yüzden belki de bunu dizlerimin kanamasından öğreniyorum her defasında rüzgarlara koynumu kapatmam bu yüzden Şiire kaçmak istemem bu yüzden
Ruhuma tokat gibi inen dizeler... Tebrik ediyorum, emeğinize sağlık...
zarfına inanmayan bir mektuptum ben aslında
pulsuz bir dilekçeydim
ipsiz bir uçurtmaya özenen
hiç okunmamış olmakla
hiç gönderilmemiş olmak arasında gidip gelen
gül kokulu bir mektuptum
beni gör isterdim
acılı bir şarkının satır aralarında
Yedinci senfoninin tam ortasında
Bir bıçak izi var
Sen de duyuyor musun
ey saçımın perçeminden düşen
hüzzam damlası
şimdi bil isterdim
olmayışımın sebebini
ama başkasında kendini bulmak gibi
kocaman bir yalana
inanmak istemektir bazen yaşamak denilen şey
ki ben
yokluğun
ki ben
gereksiz anlam yüklemelerin
ki ben
devrik cümlelerin
bil ki
taa kendisiyim
gelincik tarlalarında koşmaktı aslında
çocukluğumun en güzel yanı
yazık ki
bir gelinciğe göre
kısa sürüyor her iklim
hangi şiir
bir gelinciğin ömründen uzun olabilir ki
o gün düşüp
alnımdan boynuma damlayan
kandan sebep sanıyordum
boynumun kokusunu
ki ben
annemden aldığımı sanmıştım hep bunu
o kokunun canımı bu denli yakacağını
yüreğimin iklimi kuruduğunda öğrendim
çünkü
bir yalana ait olmak kadar yeğnidir
bir kokuya sığınmak
o kokudan kaçmak ya da
o kokuya yakın olmak istemek
ve yenik düşmek ince bir baş ağrısına
yazık ki
her yere taşıyorum artık seni ben
yenilmem bu yüzden belki de
bunu
dizlerimin kanamasından öğreniyorum her defasında
rüzgarlara koynumu kapatmam da bu yüzden
Şiire kaçmak istemem
varsın
alev alsın ellerimle kocaman bir orman
kuşlar
börtü
böcek
evsiz kalsın
gök yüzü çatırdasın
yazılsın bir kenara
bu şiirden seni çıkarınca
sadece ben kalıyorum geriye
ikinin biri kalıyor yani
yangınlar kalıyor
yıkımlar
bir de gelincik tarlaları