Gelinciğin hüznü
düşünüyorum da nilüferleri hiç kıskanmadım ben
sessiz sakindir onlar kuğu kuğu salınırlar durgun sularda ama dokunsan pul pul elinde kalan kelebek kanadı gibidir gelincikler kıskanırım rüzgarlardan ve bir de ellerimden daha uzanmadan uzanma niyetindeyken daha dağılır gider kan kan parmaklarımın ucundan Romalılar kıyıp o kızıl yapraklara ezip o kızıl yaprakları şurup şurup aşk acısında olanlara verirlermiş ve Morpheus gelincikten yaptığı taçları uyutmak istediklerine gönderirmiş uyku her şeyin ilacıdır demişlermiş ama gelinciğin kendi toprağındaki uykusuna saygı göstermemişlermiş bu nedenle gelincik rüzgarda koynuna kapatabilirmiş de kendisini hep gözleri açık gidermiş parmak uçlarına ah nereden de geldi şimdi bunlar aklıma oysa uyandığımda planımda kar kristallerinden polenler yaratıp pul pul yapıştırmak vardı mektubuma demek adını andığımda daha dikkatli olmalıyım bundan sonra demek ayrılığa ve özleme alışmışım da hala zoruma gidiyor demek gelincik tarlalarına dolu düşürmek ———-bindokuzyüz98 |
Rüzgarları alabilseydim koynuma
Belki seslenebilirdim sana ninovadan
Çok uzun zaman oldu
Biliyorsun zaten taşların hikayesini sen
Bunun İÇİN kocaman bir kenti yağmalamanın
Herşeyi talan etmenin
Hiç bir anlamı yok
Yokluğun bir anlam ifade etmediği zamanlardan geliyor şimdi bu yazmalar
El yordamı
İki kelama sığmıyor yani selamlaşmalar
Belki dönebiliriz tekrar çocukluğumuza
Yeniden kurarızbelki o heybetli taşlardan
Ve gelinciklerden oluşan tarlayı
Olamaz mı dersin
Bence
Olabilir
————mızıkACı