Güneşi Öptüğüm GünYüklendim hüznün çıplak yapraklarını Özlemine yazılarak güçlendim Hangi güz benden daha sonbahar ki… Yağmurunla ıslandı şehrimin sokakları da Bereketinde büyüdü yalnızlıklarım Öylesine gür… Öylesine alımlı… Bu sebepten ellerimin tenhalığı Issız dudaklarımda kurumuş yapraklar Yüzüm bir o kadar gurbetkar. Ne zaman ılık bir meltem esse kuraklığıma Sen gelmiş olmalısın gerçekleri kandırarak Mazinin zülfünü okşayarak sevmiş olmasın… Evet sen… Üzülme şimdi gelemedin diye Meşguldün harf harf Gamzelerime güller dermekteydin düşlerimde. Gerçeği bir kenara bırak şifasız derdim Unut dokunulmamış kırgınlığımı da Köksüz sevinçler büyümezdi ki Tadılmamış lezzet özlenir miydi sende… Hem zemheri gibiydi anılar… Her gün… Bak bildim sevgiliydi hala ayrılanlar Tutuşamazdı saçlarım damarlarında Dün, günden daha şiddetli bir hicazdı Mecaz bir “an”dı düşlerimde kalan “An” sendin takvimler ne bilsin Geçmişin mürekkebi kurumadı ki daha kağıtlarda Bungun kelimeleri güldürürken can verdi düşlerim Dikenli teller ardında sevişmelerim Böyle bir sevmek görmedin ki sen Demedi deme de Seni beklemeyi zevk edindim ben Yüreğinde ölmek istedim ya… … Seni yaşayacak kadardım yollarında Kollarında benden gelen feryadın Sar ve bas bağrına. “Varsın olsun derdim kollarımda yokluğun Çıkmazların ortasında inadına umudadır yolculuğum” Eksik yaşanmış kavuşmalarımızla süslenirdi ya gece Yok yok umurumda bile değildi yokluğun Çok erkendi… Dün’dü kendini bende unuttuğun. Daha acımasızdı geceler boyu suskunluğun Sensizlikti dudağımda en büyük suçum -ki bildiğim her şeyi unutmuştum sende… Sevilmeden sevmek bana mahsustu ya neyse… Yüreğimde rahat mısın sen onu söyle Güneşsiz günlerimde el/vedasız severdin ya hani Soluksuz yağmurlarda biteviye ıslanırken Özlemlerimi anlatsam ölür müydüm şiirlerde Yaşar mıydım ardımdan el sallasan Taa yüreğimin içine basmak isterken seni Düşlerini ateşe vermiş bir divaneyim. Sakın üzülme kıymetim …“güle güle” der tebessümlerim. Ellerin varsa içinde veda bile sevilesidir ya hani. Bak ellerin dedim de Gece güne kavuştu aniden Kan tere karıştı Kayan yıldızı bağışlayıp geceye Ne dilersem senden diledim. Kanadım gönlünü al(a)madan… Sabrınla sustuğunda ebedi hasretim Yüreğinin lisanını öğrendim. Suskunluğuna çarpıyor sesim. Korkuyorum son defa. Ya ellerimin ıstırabını tutamazsan azat Kaderimin sabır sayfasına yazamazsam seni Gözlerimin nurunda bakamazsan kalbimin rengine Nasıl yakarım ıpıslak tahammülsüz geceleri. Mahşer gününde düğün Herkese nasip olmazdı ya azat En çok bu yüzden seni kaderime yazdım Sözlere sığmadan senden habersiz… Güneşi öptüğüm gün… O gün anladım Uçurum neden yar’dı… Haziran 2008 Ayşegül TEZCAN Susmayacak kadar yüreğinim / yankım - 2 |
Herkese nasip olmazdı ya azat
En çok bu yüzden seni kaderime yazdım
Sözlere sığmadan senden habersiz…
Güneşi öptüğüm gün…
O gün anladım
Uçurum neden yar’dı…
şiiriniz güzeldi.sizi kutluyorum arkadaşım.selam ve saygılarımla.esen kalın.
(hatırladım ,evet nedense bizim oralardada uçuruma yar derlerdi.)