CÜMLESİ MEVLÂ’MIN
Gül bülbülün değil, bülbül gülün değil;
Gülistan da dahil, cümlesi Mevlâ’mın; Bir aşk var demektir, başka bir şey değil… Meşkhâne, aşk, âşıkgil… cümlesi Mevlâ’mın… Bülbül böyle sever, gül yâri şahâne! Gûya, gülü sever, gül gayri, bahâne… O ibâdet eder, ma’bedi gülhâne; Gül, bülbül, gülhâne… cümlesi Mevlâ’mın… Gülistanda bülbül, bülbül ağzında gül; Aslında gül ödül, hak ederse bülbül; Hak eder “Hakk”derse; zaten Hakk der bülbül; Gülistan, gül, bülbül… cümlesi Mevlâ’mın… Bu ana dek bülbül, bu andan sonra biz… Ettik gönlü düldül, gideriz Hakk’a biz; Anda varır gönül, vuslat ederiz biz; Gönlümüz, sevgimiz… Cümlesi Mevlâ’mın… Bülbül Hakk’ı anar, şakımak, bahâne; Öte öte yanar, Hakk aşkı şahâne! İbâdetgâh arar, gelir gülistâne… Destâne, mestâne… cümlesi Mevlâ’mın… Nâmesi nâmedir, pek ulvî manâdır!... Zümrüt sedâsıyle aşkına temâdır; Hem o şakıması Hakk’a bir senâdır!... Ses-sedâ, nidâdır… Cümlesi Mevlâ’mın… Bülbül öte öte, güller koka koka… Ederler ibadet yaratan yâr Hakk’a; Böyledir hakikat, kapılırlar aşka; Ne varsa da başka, cümlesi Mevlâ’mın… Âşıklar öyledir; yüzünden bellidir… Özünden öyledir; sözünden bellidir… Sözünden söyletir; gözünden bellidir… ALİ, veli… Cem-i cümlesi Mevlâ’mın… |