CANIN İÇÜN SEVME CÂNÂNICanın çün sevme cânânı; ama cânân çün sev canı; An gelir de çün bu canın, cânân çün sever cânânı. Cânândandır sana canın, ondan al ihtiyâcını; Aşktır senin ihtiyâcın, aşkla geçir her ânını… Bak, işte buna denir can!... Fedâ bu cana tüm cihân; Cansa fedâî cânâna, çün cânân o canda nihân…! Âşikâr görünse de can, bir nihân; âşikâr cânân…! Mânâda cânânındır can, çün odur canı yaratan. Gayri yok can, varken cânân, olmuştur fenâ cânânda! Olmak şandır cana fenâ, candan içeri cânânda!... Bir sarhoşluk gelir cana can atarken cânânına; Kapılır o dem ânında ölüm denen heyecâna!... Vuslattır gayri o zaman, Azrâilse elçi cana, Ten asâsının düştüğü bir andır, yanar cânâna; Yandığı kadar can olan bir candır o can cânâna, O an şeb-i arûs-û mihrecândır heyecân, cana. Ondan mezâdtır bunca can, can pazarında cânâna; Arı kadardır o an can, refref içün tâ cânâna… Yoldaştır Cebrâil cana, çıkar gök yolculuğuna, Erer de erer cânâna, kapılarak heyecâna!... ALİ, kıl canın cânânla, az kaldı o mihrecâna; Belki bu gün arafe hâ…!... Mihrecânı da yarına… Hazır olmaktır can için cânânının kararına! Çün ölüm ki, Cânâna geçmektir can yararına |
Duyguları ne kadar güzel anlatış tarzı, hayran kaldım...
Gönlüne sağlık…
............................................. Saygı ve selamlar..