AŞKIN SANRILARI...Muteber bir algıyı dillendirir şahika Dinlemede evren, teyakkuzun sesiyle Ant içmişken kökteki seyrine âlemin. Aşka dönük yüzü kelamın da bin bir özrü Bir şiir vakti, şehla gözlerinde yenginin Kuram dışı asaleti sessizliğin Derinlerin meali için için kaynayan Bunca esin bunca yeis’in farkındalığı. Sıra dışı bir mevsimde Kaynar durur yüreğin hezeyanları Geçit vermez dirliğine hümayun acıların Çatallı sesinde firar eder ansızın Köhne lahit; köhne yürek ve kör âşık: Namıyla yürür evren Şakıyan sesine hürmeten bülbülün Dize gelir çiçekler için için büyüyen Hep mi hüzün? Sorar melekler ardışık sesin takipçisi Elemin neferi özlemi takar koluna ansızın Solar yüreğin atışı Kamberin de izidir hani Süregelen coşkunun her hecesine Yenik düşer Yüzü suyu hürmetine aşığın ve maşukun Sevdalanır çerez yürekler. Aşkın sanrılarına dokunur endamlı bir yakarış İzah eder kendince Ölümün diriliğine kani Güleç yüzünde meleklerin Tanrı katında erdiğin ve eridiğin Aşkın asası mıhlanır dilinde Ömürlük sevdanın çatık şakı Güler gizlice âşık sıfatıyla. Nazire eden dolunayın bekçisi Hangi şiir ve yıldız ise dona kalır Varlığın tasası Sonlanmaya dair Sondan başa yürür gider niyazı nazı endamlı Sarkacın her vurduğu izlekte saklıdır Coşku, aşk dilinde yürür gider İzinsiz bir izinde şehla Vuruşu yüreğin zincirsiz bin bir edimle. |