6
Yorum
34
Beğeni
4,9
Puan
1535
Okunma

Yaşamak için kendime ve gözlerine
susmak için
kimsesizliğe sunduğum umut
düşlerimi yok etmeye yetebilir miydi?
ölüme bir nara atacak kadar heybetli
ve kendine zinde,
yürürken yolda şiir söyler içinden
yıkıma hasret kalmış bir enkaz...
sokak acıyor her adıma
dokunsalar ölmek istemeyecek papatya
bu düşte dokundular sana
hiç yarim olamayan bir masalın yanlışı
ilk cümleye yanılgıyla başlayan bir şiir
seni konuk edecek kadar yabancı
elem yine ellerimde saklı
gizli kanatlarım,ruhum uçurum
itsen düşmeye küser
yüksek çok yüksek bir acı...
yakamoza meyhane oluyor deniz
güneş vursa yüzüne,gece küserse adama
arasına girersen akşamlarımın
kara yüzümün karanlık acımsamalarıyla irkilirsen ilkin
gelmezsin,öykündüğün hayat öldüğün hayat olur ecrin
mükafatın en soğuk duvarlarında
en sıcak akşamına uyanırsan
beni hatırlayacak bir yalan uydur geceye
bir kez daha ölmeye yaşamak diyelim,
sonu uçurumsa şayet gözlerinin
tebessümlere gece diyelim,
siyaha matem.
uyanmak özgürü bir uykunun
en suçlu rüyası sensin
hoşçakalın en ağırbaşlı haliyle yok oluyorum sana
gitme,hoşça-kal.
5.0
91% (20)
4.0
9% (2)