Sıska
Ayaklarımda bir isyan patırtısı,
Uzaktan cümbüş derler, Uzaktan düğün, Uzaktan bu yangınlara, kandil derler, Uzaktan bakıp, imprenip, gıpta ile gülerler, Ayaklarım, bacaklarım, belim, Kopmayı diliyorlar, Oturmakla, beklemekle, dinlenmekle olmaz! Yine olsa, yine koşarım aptallıklara biliyorlar, Dinlenmeyi istemezler, Pes etmeyi, havlu atmayı düşünüyorlar. Suratım, kıpırtısız, mazlum, asık, buruşuk, Kat kat kırışık, Yaşın önemi var fakat suratımda binlerce tükürük, Binlerce hakaret, sineye çekiş, Binlerce alay, Suratıma yapışıp kalmış binlerce utanç! Ne hikmetse gözyaşı yok, Aman Allah’ım! Ne kuvvet, ne güç, ne direnç! Kurumuş... Kan bile toplanmıyor gözümün akında, Beş para etmez buralar diye, Kan bile göstermiyor kendisini, aynalarımda. |