TükendimHayatın sarp yollarında, yürürken adım adım, Öyle şeyler gördüm ki, düştü kolum kanadım. Tükettim dermanımı, hayli yoğun argınım, Yalnız dünyaya değil, kendime de dargınım. Suretimin aksine, perperişan haldeyim, Maddede değilse de, manada zevaldeyim. Bitmek bilmeyen kışta, ne bahar var ne de yaz, Günler güneşe hasret, havalarsa hep ayaz. Ruhum kan ter içinde, bedenimse üşüyor, Gördüğüm rüyalarım kâbusa dönüşüyor. Dizilmiş boğazımda, ukdeler düğüm düğüm, Kelebek kozasıymış, ilmek ilmek ördüğüm. Ne çıkılır içinden, ne de yaşamak mümkün, Kaçınılmaz olan son, yaklaşmakta gün be gün. Beynim cadı kazanı, üşüşmüş bin bir soru, Bu akrep yuvasında, gel de aklını koru! Beni teskin edecek bir cevap bulmak için, Ha bire soruyorum, neden, nasıl ve niçin? Tatmin etmez izahlar, saçma sapan veyahut Suçluluk duygusuyla, yalnız derin bir sükût! Kapanmışım içime, hem müşteki hem sanık, Hem de hakka şahitlik etmekten kaçan tanık. Aynalarda gördüğüm üç maymunun heykeli, Akıl, izan ve vicdan, yüzleriyse maskeli! |